İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, kendisini beşinci döneme ulaştıracak zorlu boğazı geçmek için bazı siyasi ve askeri gösterilere ihtiyaç duyuyor. Bunun için Netanyahu, güneydeki hedef bankasının tükenmesinin ardından Kuzey Cephe’yi seçti. Şöyle ki, Gazze’nin sürekli bombalanması ya da kapsamlı işgal tehdidi, Netanyahu’nun ve rakiplerinin oy oranlarını artık artırmıyor. Bu defa gösteri hedefi, Beyrut’un güney banliyösünü vurmaktı. Netanyahu, vurulan şeyin nitelikli bir hedef olduğunu iddia edebilir. Hassas füze üreten imalathaneyi imha etmek kadar Hasan Nasrallah’a başka bir şey acı veremez. Netanyahu da bu imalathaneyi imha etmek kadar başka bir şeyle gurur duyamaz. Şimdilik bombalı dronelar hedeflerine ulaşana kadar durum, son derece ciddi olup bir komedi değildir. Bu droneların başarılı olup olmadığını ise hiç kimse, tam olarak bilmiyor. Hasan Nasrallah, hoşlarına gittikleri için dinleyenleri neşelendiren ve güldüren dikkat çekici konuşmasında komedi bölümüne başladı. Nasrallah, konuşmalarıyla mest olan ve komedi bölümleriyle mutlu olan bir kitleye sahip. İtiraf etmeliyim ki ben de Nasrallah’ın konuşmalarını dinlemeye gayret gösterenlerden ve komedi bölümlerini beğenenlerden biriyim. Zira siyasi komedi, mizah değil bir sanattır. İsrail dronelarından birisi taşla düşürüldü. Muhtemelen Nasrallah, bu bölümü taşı etkili bir silah olarak sunan Filistinlilerin söylemlerinden öğrendi. Nitekim Filistinliler, birinci intifadada tankların, uçakların, hassas ve normal füzelerin gerçekleştiremediği şeyleri gerçekleştirdi. Aynı şekilde ödevlerini yapmayan öğrencilere “tek ayak üstünde durun” talimatı verildiği gibi yüzleri duvara doğru döndürerek konuşmasını İsrail ordusuna yönelttiği zaman izleyiciler de mutlu oldu. Aynı şekilde ödevlerini yapmayan öğrencilere “tek ayak üstünde durun” talimatı verildiği gibi dinleyicilerden yüzleri duvara doğru döndürerek konuşmasını İsrail ordusuna yönelttiği zaman izleyiciler de mutlu oldu. Bu, Kuzey Cephe’de bulunan subaylar dâhil olmak üzere yenilmez ordudaki dinleyicileri de güldüren bir komedi sahnesiydi. Öyle ki onlar, tek ayak üstünde durma meselesinin ardından kendilerine ne yapalacağını bilmemenin şaşkınlığını yaşıyorlar. Çünkü komedi, karşı tarafa komedi getiriyor. Netanyahu, ağır bir karşılık verdi. Şöyle ki; Netanyahu, mekanik bir oyuncak yapıp içini askerleri ve subayları temsil eden kuklalarla doldurdu. Ardından bu oyuncağı Hizbullah’ın füze fırlattığı yere doğru hareket ettirdi. Mekanik araçlar nadiren vurmak ve yakmak için hareket eder. İlk defa pervaneli oyuncaklar, Hayfa’daki Rambam Hastanesi’nde tedavi görmek için naklediliyor. İki gündür Kuzey Cephe’de ortaya çıkan heyecanı soğuran bu komedi, ağaçların tepesinden inmek için “merdiven alışverişi tiyatrosu” olarak isimlendirilebilir. Hasan Nasrallah, ilk konuşmasındaki gibi bir konuşma yapsaydı; başta kendisinin istemediği kapsamlı bir savaş çıkardı. Tüm dünya, bu savaştan uzak kalmak için imkânsızı yapmaya hazırdı. Boş araziye 100 sis bombası atan Netanyahu ise, seçim kozu olarak bazı tehditlerini gerçekleştirseydi; tüm ovayı yakardı. En azından bu iki haftalık süreçte Netanyahu’nun istediği şey bu değildi. Netanyahu, Hasan Nasrallah’ın küçük bir tepki vererek uzattığı merdiveni tuttu. Hasan Nasrallah da Netanyahu’nun uzattığı merdiveni yakaladı. Böylece ikisi birlikte ağacığın tepesinden indi. İsrailli Gazeteci-Yazar Ron Ben-Yishai, bu fikir çerçevesinde “Netahyahu razı ve Hasan Nasrallah mutlu” başlığıyla bir yazı kaleme aldı. Gelecek bölümde görüşmek üzere.