Suriye eğitim sisteminde Rusya-İran rekabeti

  • 9/25/2019
  • 00:00
  • 1
  • 0
  • 0
news-picture

Rus Haber Ajansı Sputnik, savaştan zarar görmesinin ardından restore edilen Şam’ın Berze semtindeki ‘Şehit Adnan Kolki’ okulunun açılış görüntülerini yayınladı. Açılışı Rusya Dinler Arası Kurumu’ndan din adamları heyeti gerçekleştirdi. Suriye Vakıflar Bakanlığı’nın yetkileri ile dindar gençliğin ve vaizlerin faaliyetlerinin artırılmasıyla çelişen ‘Suriye rejiminin laikliği’ tartışması ise rejim yanlıları arasında arttı. Sputnik, Rusya Federasyonu Dini Dernekler Fonu, Şehit Muhammed Adnan Kolki Temel Eğitim Okulu’nu restore ettirdiğini aktardı. Ajans, okulun açılış törenine Rusya ve Suriye’deki dini toplulukların temsilcileri, Şam İl Konseyi Başkanı, Şam Eğitim Müdürü ve bazı eğitim birimlerinin katıldığını bildirdi. Sputnik’in yayınladığı fotoğraflar, Rusya’dan gelen Hristiyan ve Müslüman din adamlarının Berze’de Suriyeli öğrencilere yönelik çaışmalar yürüttüğünü ortaya koydu. Haberde bu durumun hükümetin kamu ve özel sektörlerdeki eğitim sürecini tamamen kontrol ettiği Suriye’de daha önce görülmemiş bir örnek olduğu vurgulandı. Resmi medyanın, din adamlarının finanse ettiği okulun açılış haberini görmezden gelmesi ise dikkat çekti. 2011’de Suriye’de rejim karşıtı protestoların yapıldığı ilk yerlerden olan Berze semtinin birçok bölgesi operasyonlar sebebiyle tahrip edilmişti. Semt ayrıca muhalif savaşçıların bölgeden çıkarılması için 2017’de sağlanan anlaşmaya kadar birkaç yıl boyunca kuşatmaya maruz kalmıştı. Söz konusu haberde nakledildiğine göre Suriye Eğitim Bakanlığı Sözcüsü Farah Mutlak konuyla ilgili yaptığı açıklamada “Başta özellikle Müslüman ve Hristiyanlar olmak üzere tüm dinler arasında gördüğümüz kardeşlik ve sevgi, terörizme verilen en büyük cevaptır” dedi. Şam’daki Rus Büyükelçisi Aleksandr Yefimov ise 50 milyon liraya mal olan restorasyonun Rus halkından Suriyeli kardeşlerine bir ‘kötü gün dostu’ hediyesi olduğunu belirtti. Geçtiğimiz hafta Suriye’deki Esed Ulusal Kütüphanesi’nde gerçekleştirilen Uluslararası Kitap Fuarı’nda birçok seminer düzenlenmişti. Nadia Khost, Muhammed Arab Sasila ve Dr. Aqeel Mahfoud’un da katıldığı seminerlerde laiklik konusunda tartışmalar yapıldı. Rejime olan yakınlığı ile bilinen Suriyeli yazar Nadia Khost, Vakıflar Bakanlığı’nın artan yetkilerini eleştirerek bakanlığa tabi olan bazı kişilerin laikliğe karşı ‘zorbaca’ sözler sarf ettiklerini söyledi. Aynı zamanda Şam’daki bazı tarihi mekanların sadece başı örtülü olanların girebildiği dini alanlara dönüştürülmesine de karşı çıkan Khost “Bir Suriye vatandaşı olarak Emevî Camii’ndeki Selahaddin Eyyubî Türbesi’ni neden başım kapalı ziyaret etmeliyim?” diye sordu? Bakanlık temsilcilerinden biri ise Vakıf Bakanlığı’nın rolünün ulusal sınırların dışında, rejimin istemediği bir konumda olup olmadığını sordu.   Khost ise Vakıf Bakanlığı tarafından dini aşırılığa karşı koymak için çıkarılan ‘kriz hukukunun’ dini anlamda ilerici bir düşünce olarak sunulmadığını ve köleliğin haram olduğunu açıkça söylemediğini belirtti. Seminerlerde yaşanan söz konusu tartışmalar laik kesimler ve Vakıflar Bakanlığı’ndaki dindar gruplar arasındaki gizli çatışmayı da gözler önüne sermiş oldu. Ancak resmi medya, okulun açılışını görmezden geldiği gibi söz konusu tartışmalara da haberlerinde yer vermedi. İran ise uzun yıllardır süren savaş sırasında okulları yenileyip dini merkezler açarak Suriye’deki eğitimi kontrol altına almak için Rusya ile rekabet içine girdi. Rusya, Rusçanın ikinci dil olarak okulların müfredatına girmesi için Suriye rejimini ikna etmeyi başardı. Daha önce Rusya Eğitim ve Bilim Bakanı, mültecilerin iadesi için Rusya ve Suriye koordinasyon kurullarının ortak toplantıları sırasında Suriye’de Rus dilini öğretmek isteyen kurum ve kuruluşlar için ihale başlatılacağını duyurmuştu. Yapılan değerlendirmeler, Rusya Dinler Arası Kurumu’nun Suriyelilerin geleceğini elinde tutmak için eğitim alanına girmesinin Rusya-İran rekabetini ateşleyeceği yönünde. Suriye’deki eğitim sektörünün başlıca sorunlarından biri de yolsuzluk. Kısa süre önce görülen yolsuzluk davasında ülkenin eski Milli Eğitim Bakanı Hazan el-Vaz’ın ve Bakanlık’ta çalışan 80’den fazla kişinin malvarlığına el konmuştu. Öğretim kadrosuyla ilgili yetersizlikler, düşük maaşlar, askerlik hizmetleri nedeniyle öğretmen sayısının azalması ve okul binaları kapasitesinin üstünde öğrenci sayısı olması da Suriye’deki eğitimle ilgili mevcut sıkıntıların başlıcaları arasında sayılıyor.

مشاركة :