İsrail, 25 yıl önce El-Halil şehrinin Eski Şehir bölgesinde 22 askeri kontrol noktası ve 65 bariyer kurdu (BTselem Merkezi)Halil Musa El-Halil şehrinin Eski Şehir bölgesindeki Şüheda Caddesi’nde bulunan Kurtuba Okulu’nun öğrencilerinin, okullarına İsrail askerlerinin konuşlu olduğu bir dizi kontrol noktasından geçmeden ve Yahudi yerleşimciler tarafından çeşitli tacizlere maruz kalmadan ulaşmaları mümkün değil. Eski Şehir bölgesinde bulunan Filistinlilere ait 5 okulun yüzlerce öğrenci ve öğretmeni, neredeyse her gün sabah akşam bu saldırılarla karşı karşıya kalıyor. İsrail güçleri yaklaşık 25 yıl önce El-Halil şehrinin Eski Şehir bölgesini adeta kapalı bir askeri kışlaya dönüştürdüler. O tarihten bu yana şehrin iki yakasını birbirine bağlayan hayati bir yolu kapalı tutuyorlar. Filistinliler, Hz. İbrahim’in mezarının da bulunduğu Eski Şehire ulaşmak için elektronik kapılarla donatılmış bir dizi askeri kontrol noktasından geçmek zorundalar. Kurtuba Okulu’nun Müdiresi Nura Nassara, ‘Yahudi yerleşimcilerin, İsrail güvenlik güçlerinin koruması altında Filistinli öğrencilere yönelik neredeyse her gün gerçekleştirdikleri saldırılardan’ şikayetçi. Nassara’ya göre bu saldırıların amacı, Filistinlileri El-Halil’den uzaklaştırmak ve onları şehirden kovmak.Sistematik ırkçı ayrımcılık İsrailli insan hakları kuruluşu BTselem tarafından hazırlanan raporda, İsrail işgal makamları, Yahudi yerleşimcilerin yerlerinde kalmaları ve daha da genişlemelerinin teşvik edilmesi karşılığında Filistinlileri kovmaya yönelik sistematik ‘ırkçı ayrımcılık politikası’ yürüterek kadim şehir el-Halil’i hayalet şehre dönüştürmekle suçlandı. Eski Şehirdeki durumu El-Halil halkı için ‘adeta bir cehennem’ olarak niteleyen BTselem raporunda, “İşgal politikası, binlerce Filistinliyi şehrin tarihi merkezinde bulunan evlerinden uzaklaştırdı” ifadelerine yer verdi. Rapora göre Batı Şerianın güneyindeki Filistinlilerin akınına uğrayan kalabalık bir ticaret merkezi konumundaki Eski Şehir artık bir hayalet kasabaya dönüşmüş durumda. Öte yandan BTselem araştırmacıları, Eski Şehir turunda yanlarına bir grup yabancı diplomatı da alırken İsrail işgal güçleri, merkezin Filistinli görevlilerinin Eski Şehir’in bazı sokaklarına girmelerine izin vermediler. Filistin Yönetimi ile İsrail hükümeti arasında 1997 yılında yapılan anlaşma sonucu El-Halil ikiye bölündü. 1H olarak bilinen ilk kısım, tamamen Filistinli güvenlik ve sivil birimlerin kontrolü altında bulunuyor. Eski Şehir ve Yahudi yerleşim birimlerinin bulunduğu 2H kısmı ise İsrail’in güvenlik ve sivil birimlerinin kontrolünde.‘Filistinlilere dünyayı dar eden bir ortam’ BTselem Saha Araştırma Direktörü Kerim Cibran, İsrail işgal güçlerinin, bir dizi askeri uygulamalarla Eski Şehir’deki Filistinlilere hayatı ‘neredeyse çekilmez’ kılan ve ‘dünyayı dar eden bir ortam’ oluşturduğunu, böylece Filistinlileri evlerini terk etmek zorunda bıraktığını düşünüyor. Independent Arabia’ya konuşan Cibran, “İşgal güçleri yerleşim birimleri projesinin güçlendirilmesi karşılığında Filistinlilerin Eski Şehri bölgesini boşaltmasını amaçlayan bir ırkçı ayrımcılık politikası izliyor” ifadelerini kullandı. Bu politikalar, binlerce Filistinliyi, yaklaşık 35 bin Filistinli ve 500 yerleşimcinin yaşadığı Eski Şehirden ayrılmaya zorladı. BTselem raporuna göre İsrail işgal makamları ‘ırkçı ayrımcılık politikasını’ uygulamak için doğuda Kiryat Arba yerleşim biriminden batıdaki Yahudi mezarlığına doğru uzanan bir tecrit şeridi inşa ederek Filistinlilerin hareket alanına ciddi kısıtlamalar getirdiler. Raporda ayrıca, İsrail işgal güçlerinin Filistinlileri ana caddelerden ve yerleşimcilerin evlerinin çevresinden uzak tutmak için 22 askeri kontrol noktası ve 65 barikat kurduğunu da ekledi. ‘Barikat sisteminin’ Filistinler için hayatı cehenneme çevirdiğini belirten rapor, bu barikatlar yüzünden ticari faaliyetlerin tamamen durduğunu ve şuan sadece birkaç eski bakkal ve atölyenin kaldığını aktardı. Binlerce Filistinlinin şehirden zorla kovulduğunu ve yüzlerce dükkanın kapatıldığını kaydeden rapor, nüfusun zorla bölgeden çıkarılmasını yasaklayan uluslararası hukuka göre bunun bir ‘savaş suçu’ teşkil ettiğini belirtti. Her ne kadar Yahudi yerleşim birimleri Batı Şeria’nın tüm bölgelerine doğru yayılıyor olsa da El-Halil’de bu durum daha farklı ve yerleşim bölgeleri yalnızca şehrin tarihi merkezinde yer alıyor. BTselem İsrail’in El-Halil’deki politikasının temelde Batı Şeria’nın geri kalan bölgelerinde uygulanan politikayla aynı olduğunu vurguladı. İsrail’in uzun vadeli politikasının milyonlarca Filistinliyi siyasi haklardan mahrum bırakmayı hedeflediği belirtilen BTselem raporunda, Filistinlilere ait arazilerin ve doğal kaynakların yağmalandığı ve yalnızca Yahudi yerleşimciler için kasabalar inşa edildiği kaydedildi.
مشاركة :