Türkiye tarafından yürütülen harekat ile eş zamanlı olarak Suriye’deki yabancı DEAŞ militanları ve ailelerinin akıbeti hakkındaki belirsizlik artarken öz konusu unsurların terör operasyonları gerçekleştirmek için Avrupa’ya dönmelerinden endişe duyuluyor. Almanya’nın başkenti Berlin’de Alman militanların iadesi ve soruşturulması yönde sesler artmaya devam ediyor. İktidar koalisyonun ortağı olan Sosyal Demokrat Parti’den Aşağı Saksonya Eyaleti İçişleri Bakanı Boris Pistorius, Der Spiegel dergisine yaptığı açıklamasında anayasanın korunması için Alman DEAŞ militanlarının ülkede soruşturulması gerektiğini belirterek “Ancak önceliğimiz vatandaşların güvenliği. Bu sebeple federal ve yerel yönetim en iyi şekilde hazırlanmalı” ifadelerini kullandı.Almanya İçişleri Bakanlığı sözcüsü Pistorius’un açıklamalarına cevaben şunları söyledi: “Alman halkının güvenliği önceliğimiz… Bu güvenlik ancak tüm DEAŞ şüphelilerinin tespit edilmesinden ve Almanyaya döndüklerinde bunlara karşı gerekli önlemlerin alınmasından sonra garanti edilebilir.” Suriye’de Kürtlerin elinde tutulan yabancı savaşçılar arasında 100’ü aşkın Alman militanına ek olarak aileleri ile birlikte yüzlerce kadın ve çocuğun olduğu düşünülüyor. Berlin yönetimi militanları almayı reddederken çocukları ve kadınları soruşturma amacı ile kabul edebileceği kaydediliyor. Almanya hükümeti ülkelerindeki mahkemelerinde soruşturmaların zor olduğu gerekçesi ile Alman DEAŞ militanları Suriye’de tutmayı ve Irak’ta inşa edilecek mahkemelerde tutmayı tercih ediyor. Hristiyan Demokrat Birlik (CDU) partisi milletvekillerinden Thornton Fry, Die Welt gazetesine yaptığı açıklamada militanları kabul etmeyi reddederek, “Gerdi dönen DEAŞ militanları yüksek güvenlik riski oluşturuyor. Almanya her şeyden önce vatandaşlarını korumakla yükümlüdür” dedi. Yeşiller Parti üyesi Irene Mihalic de Die Welt gazetesine iç güvenlik ile ilgili yaptığı açıklamada, DEAŞ savaşçılarının Almanya ve Avrupa’ya kontrolsüz dönüşünün vatandaşlar için tehlike oluşturacağı konusunda uyarıda bulundu. Yeşiller Partisinden Omid Nouripour, hükümetin DEAŞ saflarında yer alan vatandaşlarla ile ilgili konuda “kafasını kuma gömdüğünü” söyledi. Alman Ard televizyon kanalında katıldığı bir programda konuşan Nouripour, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın başlattığı harekat sırasında kaçan DEAŞ’lıların güvenlik siyasetini zorladığını kaydetti. Devlet bakanlarının bugün konuyu görüşmesi bekleniyor. Ancak toplantıda esas olarak ülkenin doğusundaki Halle kentindeki Yahudilerin ibadethanesi olan sinagog saldırısının ardından artış yaşanan aşırı sağ tehlikesi tartışılacak. Yaşanan saldırıda iki kişi ölürken olay Almanya’da şok etkisi yarattı ve sağcı tehlikeyi gündeme getirdi.Artan aşırı sağcı tehlikesi Almanya İçişleri Bakanı Horst Seehofer parlamento önünde yaptığı konuşmada görüşülecek konular arasında Yahudi ibadethanelerine ve Yahudi kurumlarına yönelik güvenliğin artırılması ve istihdam projeleri konularının olduğunu bildirdi. Anti-semitizmin Alman toplumunda, bazı bölgelerde var olduğuna dikkati çeken Bakan, güvenlik yetkilileri için zorluk oluşturanlara çağrıda bulundu. Bakanların ayrıca bireysel silahlanma konusu için daha sert yasalar getirilmesi konusunu da ele alması planlanıyor. İçişleri Bakanı internet üzerinden oyun oynanan ve sohbet edilen platformların gözetlemesinin sıkılaştırılmasını önerdi. Ancak bu oyunları oynayan milyonlarca vatandaşın suçlu sayılması ihtimali tepkilere yol açtı. Buna karşılık Adalet Bakanlığı’nda aşırı sağcılar tarafından gerçekleştirilen suçlar için daha sert yasalar olması gerektiğine dikkat çekilirken nefret ve şiddetin internet ortamında yayıldığına işaret edildi. Dün parlamentoda gerçekleştirilen oturumda en büyük muhalif bloklardan olan Almanya için Alternatif Partisi (AfD) liderlerinden Alexander Gauland, Alman siyasetçilerin Yahudilerin ibadet yerlerine yaptığı dayanışma ziyareti ile alay etti. Seehofer ise Gauland’ın yorumlarını kınama çağrısında bulunurken aşırı sağcı partinin lideri bu talebi yanıtsız bıraktı.