Gazetecileri Destekleme Komitesi’nin 2019 yılı için yayınladığı raporda, İsrail’in Filistin topraklarında basın özgürlüklerine yönelik saldırılarının gözle görülür şekilde arttığını açıkladı. Ayrıca raporda Filistinli gazetecilerin Gazze Şeridi ve Batı Şeriadaki ulusal liderlik altında da baskı ve kötü muameleye maruz kaldığı belirtildi. Raporda, İsrail işgal güçlerinin Filistinli gazetecileri hedef alırken başvurduğu şiddetin ve baskının ne raddeye vardığı göz önüne serildi. Gazetecilere karşı kasıtlı olarak gerçek mermilerin ve zehirli gazların kullanıldığının kaydedildiği raporda, bu tür eylemlerle Filistin topraklarındaki vatandaşların karşı karşıya kaldığı şiddet ve zulmün basına yansımasının engellenmesinin hedeflendiği belirtildi. Gazetecileri Destekleme Komitesi, Gazze Şeridinden Sami Masran ve Batı Şeria’dan Muaz Amarna’nın plastik mermilerle doğrudan hedef alınmalarının ardından her iki gazetecinin de gözlerinden birini kaybetmelerinden bütünüyle İşgalci İsrail’i sorumlu tuttu. Komite tarafından yapılan açıklamada, işgalin bu ihlallerinin uluslararası insancıl hukuk ve uluslararası insan hakları hukuku kapsamında değerlendirilmesi gereken suçlar olduğu kaydedilerek, bütün bunların Filistin medyasının ve kahramanlarının gerçeği aktarmada ne ölçüde başarılı olduklarını yansıttığı ifade edildi. Ayrıca işgal altındaki topraklardaki Filistin halkına karşı işlenen suçlara ilişkin İsrail tarafından aktarılan haberlerin yalan olduğu belirtildi. Raporda, İsrail işgali tarafından işlenen basın özgürlüğü hakkı ihlallerinden 598’inin belgelendiği ifade edildi. Bunun yanı sıra raporda gazetecilerin yaşam hakkına ve kişisel dokunulmazlığına karşı işlenen suçlar da dahil olmak üzere Filistin makamları tarafından işlenen 207 ihlalin belgelendiği kaydedildi. Raporda söz konusu ihlallere ilişkin şu ayrıntılara yer verildi: “İşgalci İsrail tarafından işlenen ihlallerden 163’ü kadınlar da dahil olmak üzere gazetecilere yönelik ateş açılmasından ve onlara karşı gerçekleştirilen saldırılardan oluşuyor. Bu saldırılar arasında, gerçek mermi ve plastik mermilerle gerçekleştirilen saldırıların yanı sıra gazetecileri darp etmek, bedenlerinde yara ve kırıklara sebep olmak, onlara aşağılayıcı ve onur kırıcı muamelelerde bulunmak, ekipmanlarını imha etmek, onlara zehirli gaz ve biber gazı sıkmak gibi türlü şiddet biçimleri yer alıyor. Bu ihlallerden 79’u gazetecilere yönelik gerçekleştirilen tutuklama, gözaltına alma, saatlerce gözaltında bekletme ve Filistin topraklarında meydana gelen çatışmaların bastırılması sırasında canlı kalkan kullanma gibi durumları içeriyor. Bunun yanı sıra kaydedilen ihlallerden 26’sı gözaltına alınan gazetecilerin tutukluluk süresinin birçok kez uzatılması gibi durumlardan oluşuyor. Bu ihlallerden 62’si gazetecilerin işlerini yapmasının engellenmesi ve olayları rapor etmelerinin önlenmesi vakalarından oluşurken, medya kuruluşlarının ve gazetecilerin kovuşturulmasına ilişkin 5 ihlal bulunuyor. Bununla birlikte ihlallerden 174’ünü basın kuruluşlarının kapatılmasına yönelik tehditler oluştururken, 29’unu baskın ve aramalarla birlikte teçhizata el konulması gibi vakalar oluşturuyor. Kaydedilen diğer 9 ihlalde, gerek tedavi hakkı gerekse de yurtdışında konferans vermek amacıyla seyahat etmesi gereken gazetecilerin bu haklarının engellenmesi gibi hususlar yer alırken, kalan 25 ihlal kapsamında ise işgalin hapishanelerinde mahkum olan gazetecilere reva görülen çeşitli işkenceler bulunuyor.”    Gazetecileri Destekleme Komitesi, sosyal medya üzerinden gazetecilere karşı gerçekleştirilen ihlaller ise sayılamayacak derecede çok olduğunu vurguladı. Bu ihlaller arasında onlarca haber ve medya sitesi ile bu sitelerde çalışanlarının hesaplarının kapatılması, hesaplarının silinmesi, yayınlarının yasaklanması gibi durumlar yer alıyor. Aynı şekilde Facebook’a bağlı olan WhatsApp Şirketi, ülkelerindeki olayları takip eden ve İsrailin Gazze Şeridindeki saldırganlıklarına dair haberleri yayınlayan yüzlerce Filistinli gazetecinin hesaplarını engelledi. Bununla birlikte Filistin’de gazetecilere karşı işlenen ihlallerden 152’sinin Batı Şeriada ve diğer 55 ihlalin ise Gazze Şeridinde vuku bulduğu kaydedildi. Bu ihlaller arasında gazetecilerin tutuklanması, haklarında kovuşturma başlatılması, gözaltı sürelerinin uzatılması ve çeşitli saldırılara maruz kalmaları gibi durumlar yer alıyor. Ayrıca ihlaller arasında, gazetecilerin ekipmanlarına el konulmasından, tehdit edilme ve varlıkların dondurulması gibi çok sayıda ihlallerde bulunuyor.