Cezayir güvenlik güçleri, dün sabah saatlerinde toplanmaya başlayan göstericilere yönelik bir gözaltı furyası başlatarak başkentte 48’inci cuma protestosunun gerçekleşmesini önlemeye çalıştı. Başkent ve Becaye eyaletinde güvenlik güçleri ile çok sayıda gösterici arasında şiddetli çatışmalar yaşandı. Diğer bölgelerde sokaklara dökülen protestocular, yeni cumhurbaşkanının yıl sonuna kadar bitirilmesini istediği anayasa değişikliğine yönelik çabaları tepki gösteren sloganlar attılar. Kültür ve Demokrasi İçin Birlik Partisi liderlerinden olan Milletvekili Fetat Sadat, güvenlik güçlerinin parti destekçilerini başkentteki parti genel merkezi yakınında tutukladığını açıkladı. Sadat, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda gözaltına alınan kişilerin Amruş Bousad, Murad Bibi, Hamza Muyahoş ve Nasır Harruş olduğunu belirtti. Güvenlik güçleri tarafından yapılan bu vahşice baskıyı kınadığını dile getiren Sadat, baskılar ne derece ulaşırsa ulaşsın, halkın iradesini sindiremeyeceğini ifade etti. Halk hareketi içerisinde aktif bir şekilde rol alan Kültür ve Demokrasi İçin Birlik Partisi eylemcilerinin tutuklanmaları gün sonuna kadar devam etti. Güvenlik güçleri protestolar başlamadan önce sayılarını azaltmak için göstericileri ‘kaçırdılar’. Basında yer alan haberlerde güvenlik güçlerinin halk hareketinin devam etmesinden büyük memnuniyetsizlik duydukları ve bu memnuniyetsizliklerini göstericilere aşırı şiddet kullanarak gösterdikleri kaydedildi. Başkentin sokaklarında yürüyüşler düzenleyen protestocular, anayasanın değiştirilmesi için süregelen düzenlemelerle ilgili güçlü çekincelerini dile getirerek, ‘anayasa değişikliği bir tiyatrodur, asıl mesele meşruiyet meselesidir’ gibi sloganlar attılar. Ayrıca protestocular, “Ey Didouche! Rahat ol, rahat ol! Biz mücadeleye devam edeceğiz!” sloganıyla kurtuluş devriminin en önemli sembol isimlerinden biri olan Murad Didouche’yi selamladılar. Protestocular, sloganlarıyla yakın zamana kadar onlarla birlikte olan, fakat daha sonra hükümet bakanları veya bakanların danışmanları olan önde gelen aktivistleri de hedef aldılar. Gözlemciler, Abdulmecid Tebbun’un geçen ay cumhurbaşkanı seçilmesinden bu yana göstericilerin sayısında bir düşüş yaşandığını ve bu düşüşün sebebinin yüzlerce kişinin protestoları sürdürmenin bir anlamı olmadığına ikna olmaları olduğunu kaydettiler. Zira yeni bir cumhurbaşkanının seçilmiş olması, dikkate alınması ve ona göre davranılmasını gerektiren bir gerçeklik yarattı. Gözlemcilere göre bir diğer sebep ise çok sayıda aktivistin tutuklanmasından duyulan korkudur. Protestoları sokakta sürdürmeye kararlı olan göstericiler, hareketin başladığı gün olan 22 Şubatta halk hareketini tazeleyecekleri umudunu taşıyorlar. Ancak bunun karşılığında yetkililer, söz konusu canlılık dolayısıyla duydukları endişelerden dolayı bu tarihten önce halk hareketine bir son vermeyi istiyorlar. Göstericiler ayrıca yetkili makamların olası hataları üzerine de bahis oynuyorlar ve böylece ayrılanların tekrar hareketin saflarına döneceklerini umuyorlar. Öte yandan halk hareketinin bastırılması sırasında tutuklanan kimseler savunan avukatlar, aktivist Samir Belarbinin duruşmasının bu ayın 27sinde yapılacağını ve onun dijital platformlarda paylaştığı açıklama ve yazılarla ‘ordunun moralini zayıflatmakla’ itham edildiğini açıkladılar. Bununla birlikte yargı, benzer suçlamalarla karşı karşıya kalan aktivistlerden olan Kerim Tabu ve Fadıl Boumala’nın duruşmaları için herhangi bir tarih belirlemedi. Her üç akvisitte 6 aydır hapiste bulunuyor. Ayrıca çok sayıda protestocu gözaltında tutuluyor. Yeni Nesil Partisi Başkanı Süfyan Cilali, geçen hafta cumhurbaşkanı ile yaptıkları görüşmede onun, tutukluları serbest bırakmaya hazır olduğunu ifade ettiğini bildirmişti.