Trump İranda muhafazakarları nasıl güçlendirdi?

  • 2/19/2020
  • 00:00
  • 2
  • 0
  • 0
news-picture

İran’da önümüzdeki Cuma günü yapılması planlanan parlamento seçimlerin yanı sıra,  Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’nin mevcut Cumhurbaşkanlığı döneminin sona ereceği 2021 Cumhurbaşkanlığı seçimleri de yaklaşıyor. Yaklaşan seçimlerde ise muhafazakarların kazanması bekleniyor. Bloomberg haber ajansı tarafından yayınlanan bir analizde, İran parlamentosunun hali hazırda kimin kontrolünde olduğuyla ilgili bir soru soruldu. İran’da siyasi partilerin olmasına rağmen, bunların bir çoğu resmi olarak parlamentoda temsil edilmiyor. İranda 250 civarında parti bulunmasına rağmen siyasi faaliyetlere uygulanan baskılar nedeniyle siyasetçiler, parti çatısı altında seçime girmiyor. Adaylar genellikle, "Muhafazakar", "Reformist", "Ilımlı" ve "Bağımsız" olarak adlandırılan siyasi yönelişlerin çatısı altında seçimlere katılıyor. Seçmen, oyunu seçim pusulasına adayların isimlerini yazma suretiyle kullanıyor. Söz konusu siyasi yönelişlerin liste sunmaları halkın seçim yapmasını kolaylaştırıyor. Parlamentoda, her gruptan çeşitli geleneksel inançların yanı sıra muhafazakarlar ve reformistler oluşan iki ana grup bulunuyor. İran’da 2016 yılında gerçekleştirilen seçimlerden bu yana 290 sandalyeli parlamentoda reformist, ılımlı ve muhafazakarlardan oluşan koalisyon egemen oldu. Sağcı politikaları destekleyen Muhafazakarların azınlıkta olduğu parlamentodaki grup, ülkenin güvenlik birimi ve rejim liderliğine (Rehber Ayetullah Ali Hamaneye) her şeyden daha fazla öncelik veriyor. Batı ile etkileşime karşı çıkan bu grup, ABD’ye son derece düşman gözüyle bakıyor. Yaklaşan seçimlerde neden fundamentalistlerin kazanması bekleniyor? Ruhani ve yandaşları, 2015 yılında dünya güçleriyle birlikte nükleer anlaşma üzerine odaklanırken, ülke ekonomisini felç eden yaptırımların kaldırılması karşılığında nükleer programını sınırlamayı kabul etti. ABD Başkanı Donald Trump 2018 yılında, ülkesinin nükleer anlaşmadan tek taraflı olarak çekildiğini duyurarak, İran’a karşı sert yaptırımlar uygulamaya başladı. Ruhani, daha fazla özgürlük vaatlerini yerine getirmedikleri gerekçesiyle kendisini destekleyen ılımlıların desteğini kaybetti. ABD’nin nükleer anlaşmadan geri çekilesi İran’ı daha zayıf bir hale getirirken, bu durum başından beri anlaşmaya karşı gelen militanların konumunu ise güçlendirdi. Analizde, ılımlıların İran’daki halk desteğini kaybettiği ve daha fazlasının olduğu yer alıyor. Seçimlerin yaklaştığı bir dönemde, Anayasayı Koruma Konseyi (Şurayı Nigehban) binlerce adayın adaylığını iptal etti. Adaylığı engellenen kişilerden bazıları Ruhani ile ittifak kuran isimler ile ılımlı koalisyondaki milletvekillerin yüzde 75’ini oluşturuyor. İran Cumhurbaşkanı ve bazı reformistler, veto yiyen adayların dışlanmasını eleştirdi. İranda 21 Şubatta yapılacak 11. Dönem Meclis Seçimlerinde reformist adayların karşı karşıya kaldığı veto engeli, ülkedeki seçim sistemini yeniden gündeme getirdi. Reformistler, Ali Mutahhari, Mahmud Sadıki, İlyas Hazreti, Gulamrıza Haydari, Fatma Saidi ve Tayyibe Siyavuş gibi önemli isimlerinin yanı sıra adaylarının çoğunluğu veto edildiği için seçimlere blok olarak girmiyor. Reformistlerin 30 partisinden sadece 9 tanesi seçimlerde yer alıyor. Ruhani konuyla ilgili yaptığı açıklamada, Anayasayı Koruyucular Konseyi’ne çağrıda bulunarak seçimlerin rekabet içinde geçmesi gerektiğini söyledi. Şurayı Nigehban ise, 21 Şubat’ta gerçekleştirilmesi planlanan seçimlerde, mali istismar ve yolsuzluk davalarını karıştığından kişilerin adaylığını reddedildiğini açıklayarak kararını savundu. 2016 yılında yapılan seçimlerde, aralarında 14’ünün reformist eğilimde olduğu 17 kadın parlamentoda sandalye kazanmıştı. Önümüzdeki seçimlerle ilgili başka bir faktör de mevcut. Bazı reformistler, geçtiğimiz Kasım ayından bu yana akaryakıt fiyatlarındaki artış sebebiyle yapılan gösterilerde yapılan şiddete karşılık seçimlerin boykot edileceğini söylüyor. Seçimler için bir araya gelen reformist partiler şunlar; İslami İşçi Partisi, İş Partisi, Demokrasi Partisi, Eğitimciler Birliği İslam Partisi, Özgürlük Partisi, Dayanışma Partisi, Birlik Partisi, İş Birliği Partisi."Muhafazakarların parlamento seçimlerini kazanması İran ekonomisini nasıl etkiler? Ruhani’nin parlamentonun onayını almaya çalıştığı yasa, yeni parlamento ile yürürlükten kalkabilir. Bu yasa, Mali Çalışma Grubu (FATF) tarafından, İran bankacılık sektörü ve uluslararası standartlar arasında uyumluluk sağlamaya yönelik çabalarla ilgili bir dizi prosedürleri içeriyor. Paris merkezli FATF, kara para aklama ile mücadele amacıyla üye ülkelerin mali ve bankacılık sistemini denetleyen bir kuruluş. Bir diğer konu ise, ABD’nin yaptırımları sıkılaştırmasından bu yana değer kaybeden İran para biriminin yeniden değerlenmesi. İran para biriminin yeniden değerlenmesi, hükümet ve şirketleri dizginlemenin yanı sıra daha fazlasının yapılmasına teşvik edebilir. Diğer yandan, bu kuruluş ABD’yi İran’a daha fazla yaptırım uygulamaya itebilir. Avrupa ülkelerinin konumu hakkında şüpheler mevcutken, bazıları Rusya ve Çin gibi ülkelerle ticari ilişkilerin güçlendirilmesine odaklanma çağrısında bulundu. 11inci dönem İran Meclisi milletvekili ve Uzmanlar Meclisi ara dönem seçimleri, 21 Şubat 2020 tarihinde düzenlenecek. Ülkede 290 sandalyeli İran Meclisi seçimleri 4 yılda, Uzmanlar Meclisi seçimleri ise 8 yılda bir düzenleniyor. 5inci dönem Uzmanlar Meclisi seçimleri 26 Şubat 2016 tarihinde düzenlenmişti. Söz konusu meclis üyelerinden bazılarının vefat etmeleri nedeniyle ara dönem seçimi yapılıyor. Üyeleri doğrudan halk tarafından seçilen Uzmanlar Meclisi (Meclis-i Hubregan), Şii ruhban sınıfına mensup 86 molladan oluşuyor. Uzmanlar Meclisi, İranın en önemli otoritesi olan "Rehber"in (Ayetullah Ali Hamaney) atanması, denetlenmesi ve Rehberin ölmesi halinde yeni dini lideri belirleme görevlerini yürütüyor.

مشاركة :