Birleşmiş Milletler (BM) tarafından yapılan iç soruşturma, Suriye hükümeti veya müttefiklerinin geçtiğimiz yıl Suriyenin kuzeybatısındaki 3 sağlık tesisi, bir okul ve bir çocuk sığınma evine düzenlenen saldırıdan ‘büyük olasılıkla’ sorumlu olduklarını ortaya koydu. Soruşturmaya göre Suriyeli muhalif gruplar veya Heyetu Tahriru’ş Şam’ın da (Eski Nusra Cephesi) Halepteki bir Filistin mülteci kampına düzenlenen ölümcül saldırıyı gerçekleştirmesi muhtemel görüldü. BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, geçtiğimiz yıl Ağustos ayında, BM Güvenlik Konseyi (BMGK) üyelerinin üçte ikisinin baskısı altında, BMnin Suriye’nin kuzeybatısındaki İdlib’de desteklediği tesisler ve diğer insani yardım alanlarına düzenlenen saldırı ve meydana gelen hasarın araştırılacağı açıklamıştı. Şarku’l Avsat, Guterres tarafından hazırlanan ve BMGK’nın 15 üyesine sunulan 185 sayfalık gizli iç raporun özetine ulaştı. BM, koruma sağlamak amacıyla İdlibdeki sağlık tesisleri, sivillerin yoğun yaşadığı bölgeler, okul, hastane, gıda depoları ve altyapı tesisleri gibi 235 sivil koruma bölgesinin GPS koordinatlarını çatışmanın tarafları ile paylaşmıştı. Guterres söz konusu raporunda, çatışan tarafların, bu konumları hedeflemek için bu koordinatları kullanıp kullanmadığını sorguladı. BM Genel Sekreteri, BMGK üyelerine sunduğu raporda, Suriye hükümetinin sürekli yapılan vize taleplerine cevap vermemesi nedeniyle müfettişlerin Suriye’yi ziyaret edemediklerine de vurgu yaptı. Bu soruşturma komisyonunun, bir yargı organı veya bir mahkeme olmadığını vurgulayarak, yasal sonuçlar sağlamayacağını belirten Guterres, raporunda şu ifadeleri kullandı: “Suriyenin kuzeybatısındaki sivil ve insani yardım alanlarındaki düşmanca eylemlerin ardından çatışmanın tüm taraflarının uluslararası insancıl hukuka saygı duyması önemlidir. Ancak birçok rapora göre taraflar bunu başaramadı. Üye devletlerin de terörizmle mücadele için alabilecekleri her türlü önlemin özellikle uluslararası insan hakları hukuku ve uluslararası mülteci hukukundaki yükümlülükleri ile uyumlu olması gerekiyor.” Raporun önerileri arasında ise şunlar yer aldı: “BM, uluslararası insancıl hukukun uygulanmasını artırmak için silahlı muhalif gruplar da dahil olmak üzere Suriye’nin kuzeybatısında çatışmanın tüm taraflarıyla farkındalığı artırma ve kapasite geliştirme çabalarını güçlendirmelidir. Ayrıca çalışanlara yönelik güvenlik risklerinin düzenli olarak değerlendirilmesine ve azaltma önlemlerine dayanarak, BM Suriyenin kuzeybatısındaki varlığını güvence altına almak için ortaya çıkabilecek her fırsatı değerlendirmelidir.” Söz konusu raporda, Suriyenin kuzeybatısındaki silahlı muhalif gruplara ‘uluslararası insancıl hukuka ve insani yardıma bağlılık beyanını’ imzalama çağrısında da bulunuldu. Raporda uygulayıcı ortaklardan, desteklenen tesislerden birine yönelik herhangi bir olayın BM İnsani Yardım Koordinasyon Ofisi’ne (OCHA) bildirilmesi istendi. BM tarafından incelenen saldırılar, geçtiğimiz yıl Nisan, Mayıs ve Temmuz aylarında gerçekleştirilenler oldu. Suriye’nin kuzeybatısındaki bu çatışmalar, Türkiyenin Rusya ile ateşkes anlaşmasına varmasından sonra azaldı.