Diplomatik kaynaklara göre Birleşmiş Milletler (BM) Yemen Özel Temsilcisi Martin Griffiths, son günlerde Yemen’deki çatışma taraflarına gönderilen ve meşru hükümetin olumlu bir yanıt verdiği bir girişime Husilerden yanıt bekliyor. Kaynaklara göre Husilerin, BM girişimine olumlu bir yanıt vermesi halinde çatışma tarafları arasında bir kriz toplantısı düzenlenecek, daha sonra kapsamlı ateşkes istikrar kavuşturmak ve Yemen hususunda kapsamlı siyasi barış müzakerelerinde ilerleme kaydetmek üzere toplantılar gerçekleştirilecek. Yemen’deki meşruiyeti destekleyen koalisyon, 8 Nisan’da iki haftalık kapsamlı bir ateşkes ilan etti ve ardından BM Yemen Temsilcisinin talebi üzerine ateşkes, sonlanmasının ardından 1 ay süreliğine uzatıldı. Ancak Husi milisler, ateşkes taahhütlerini henüz açıklamadı ve farklı cephelerde askeri operasyonlarını sürdürdü. Yemen’de meşruiyeti destekleme koalisyonu, son 24 saat içerisinde Husiler tarafından ateşkese yönelik 121 ihlalin gerçekleştirildiğini duyurarak, ihlal sayısının ateşkesin ilanından bu yana ise 2 bin 797 olduğuna dikkati çekti. İngiltere’nin Yemen Büyükelçisi Michael Aron, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, BM’nin Yemen Özel Temsilcisinin Husilerden, taraflara sunduğu girişim hakkında bir yanıt beklediğini ifade etti. Aron, meşru hükümetin Özel Temsilciye konuya dair olumlu yanıt verdiğini söylerken, “BM Temsilcisi, iki tarafa bir plan sundu ve meşru hükümetten olumlu yanıt alırken, Husilerin yanıtını bekliyor. Biz, Husilerden BM Temsilcisinin girişimine yönelik esneklik talep ettik” dedi. Michael Aron’a göre Husiler, girişime cevap vermeye hazırlandıklarını duyurdu. Bu çerçevede Aron, Husilerden olumlu bir yanıt beklediklerini ifade etti. İngiliz Büyükelçi, taraflara sunulan girişim hakkında daha fazla ayrıntıya ise yer vermedi. İngiliz Büyükelçiye göre her iki taraf da BM Temsilcisinin girişimini kabul ederse, derhal bir kriz toplantısı yapılacak. Daha sonra ateşkes ve barış girişimi hakkında toplantılar gerçekleştirilecek ve Yemen sorunu için kapsamlı bir siyasi çerçeve üzerine müzakereler yürütülecek. Mevcut koşullar ve koronavirüs salgınının yayılması çerçevesinde bu istişarelerin, sanal şekilde yapılacağı belirtildi. Öte yandan resmi askeri kaynaklar, 9 Mayıs’ta Yemen ordusunun Husilerin ordu mevziilerine başlattığı saldırıyı geri püskürtmesinin ardından ülkenin kuzeydoğusundaki Marib’in batısında bulunan Sirah kasabasında çatışmaların devam ettiğini belirtti. Geçen haftalarda darbeci grup, Marib’deki savaş cepheleri de dahil olmak üzere Yemen’deki farklı cephelere büyük takviyeler, silahlı unsurlar ve savaş mekanizmaları sağladı. Geçen hafta boyunca da Husiler, büyük can ve mal kayıpları yaşadı. Yemen’de meşruiyeti destekleyen koalisyon tarafından başlatılan ateşkese uymayı sürdüren Yemen ordusu ile yapılan savaşlarda önemli saha liderleri de dahil olmak üzere çok sayıda milis öldü. Aynı şekilde Husiler milisler, askeri tırmanışlarını da sürdürürken, Stockholm Anlaşmasına ve meşruiyeti destekleyen koalisyonun ilan ettiği ateşkese yönelik ihlallerini devam ettirerek, Hudeyde ve Yemen’in batı kıyı kesiminde ulusal ordudan ortak kuvvetlerin mevziilerine büyük saldırılar başlattı. Milisler, saldırıları sırasında havan toplarına, makineli tüfeklere, mayın ve patlayıcılara başvururken, sahil vilayetlerindeki bazı kurtarılmış kasabaları, vatandaşların ev ve tarım arazilerini hedef aldı. Al Arabiya TV kanalı, 20 fazla Husi cesedinin hastanelere sevk edildiğine, Sirvah cephesinde mayın mühendisi Ebu Abdullah eş-Şavaş, Nihm kasabasındaki Bahra bölgesi denetçisi Ebu Ali el-Kadi, Cevf bölgesinde Husi denetçisi Ebu Haşim el-Hamzi ve Cevf bölgesinde Finansal İşler ve Tedarik Sorumlusu Ebu Malik el-Hamzi de dahil olmak üzere Sirvah cephesinde onlarda milisin öldüğüne dikkati çekti. Askeri kaynaklar, onlarda unsurun yanı sıra 6 Husi saha liderinin öldüğünü söylerken, bu liderlerin ‘Halil el-Kurbani, Necih el-Gili, Kamil el-Fahd, Muhammed eş-Şellal, Muhammed el-Botiri ve Hammud Sabbah’ olduğunu belirtti. Kaynaklar, Geçen hafta HUsi milisler açısından zor bir haftaydı. Albay Ali el-Karidi, Albay Ammar Abdulhalık ez-Zib, Albay Ammar ez-Zib, Albay Halid el-Kahlani ve Husi özel kuvvetler komutanı Abdullah el-Hamran da dahil çok sayıda saha lideri öldü” dedi. Geçen cuma günü ülkenin kuzeybatısındaki Hacca vilayetinde Halk Komitesi, İran destekli darbeci Husi milislere karşı savaşında ulusal orduyu destekleme amaçlı bir etkinlik gerçekleştirdi. Marib vilayetindeki Hacca’da yüzlerce unsur ve kabile mensubu büyük bir kalabalık oluştururken, Yemenlilerin arzularına yanıt verilmesi, iyi yaşam koşullarının sağlanması, darbenin sonlandırılması ve devlet kurumlarının yeniden açılması gerektiğini belirten çok sayıda konuşma yapıldı. Silahlı kuvvetler medya merkezinin bildirisine göre Halk Komitesi Başkanı Şeyh Muhammed Yakub, “Etkinlik, ulusun çağrısına, Yemen halkını Husi milislerin gölgelerinden kurtarmak için Yemen devletini projesine yanıt olarak geldi” dedi. Yetkili, Hacca halkının ulusal savaşa yönelik tüm çabalarını seferber etmeye hazır olduğunu vurgularken, toplumun savaş cephelerindeki fedakarlıklarına da dikkati çekti. Tuğgeneral Ali Hizam el-Tamira ise kalabalık oluşmadan önce askeri liderlere hitaben yaptığı konuşmada, ‘herkesin cumhuriyet savaşı yürüten meşruiyet ve ulusal ordunun yanında durması, halk ve vatanın imamet pençesinden kurtarılması’ gerektiğini vurgularken, Suudi Arabistan önderliğindeki meşruiyeti destekleyen koalisyonun oynadığı role de övgüde bulundu. Bu çerçevede ülkenin orta kesimindeki İb vilayeti halkı, ülkenin tamamının kurtarılması, devlet kurumlarının onarılması, yeni bir federal Yemen inşası amacıyla ulusal orduyu, Husi milislere karşı yürüttükleri ulusal savaşta desteklemeye hazır olduklarını açıkladı. Silahlı kuvvetlere bağlı medya merkezine göre Ulusal Orduyu Destekleme Halk Komitesi Başkanı Şeyh Abdulhekim el-Muradi, “Komisyonun tanıtımı ve etkinlik, Cumhurbaşkanı Abdurabbu Mansur Hadi’nin çağrısı ve yerel konsey başkanı Binbaşı General Abdulvahhab eş-Vaili’nin temsil ettiği yerel otorite komutanlığının talimatları uyarınca gerçekleşti” dedi. Şeyn Muradi, “Bu etkinlik, İb vilayeti halkının sabit tavrının, anavatanın yanında durduklarının, cumhuriyetçi sistemi, ulusal birliği ve siyasi meşruiyetlerini savunduklarının bir göstergesidir” ifadelerini kullandı. Halk kalabalığına dair yayınlanan bir bildiride ise, “İb vilayeti halkının, yerel otorite ve halk direnişi önderliğinde, devleti ve kurumlarını onarmak için Yemen ordusunu desteklemeye, başta Marib olmak üzere tüm kurtarılmış şehirlerini korumaya, Sana ve diğer bölgeleri kurtarmaya hazır oldukları’ belirtildi.
مشاركة :