Mısır diplomasisi, Afrika Birliği (AfB) himayesinde yarın (28 Ağustos Cuma) uluslararası gözlemcilerin huzurunda yapılacak olan Nahda (Hedasi / Rönesans) Barajı için belirleyici müzakere turunun arifesinde Etiyopya üzerinde baskı kurma çabalarını yoğunlaştırdı. Geçen birkaç gün içerisinde Mısır Dışişleri Bakanlığı, Kahire’deki Avrupalı ve Afrikalı büyükelçilerle, ‘müzakerelerdeki gelişmeleri ve Kahire’nin barajın doldurulması ve işletilmesi konusunda adil ve dengeli bir anlaşma imzalama çabalarını’ ele almak üzere biz dizi toplantı gerçekleştirdi. Kahire, 55,5 milyar metre küp olan Nil suyundaki yıllık payının yüzde 90’ın üzerinde zarar görmesinden korkarken, Etiyopya ise Nil’in ana kolu olan Mavi Nil üzerindeki barajın, ülkenin kalkınmasını sağlamak ve ülkeye elektrik temin etmek açısından hayati öneme sahip olduğunda ısrar ediyor. Geçen Temmuz ayı başlarında, AfB sponsorluğunda ABD ve Avrupa Birliği’nden gözlemciler ve AfB Komisyonu uzmanları huzurunda Mısır, Etiyopya ve Sudan arasında yeni bir müzakere turu başladı. Bu çerçevede üç ülke şu anda ortaya koydukları önerilerin birleşik bir versiyonunu hazırlamak için çalışıyor. Nihai rapor, değerlendirilmek üzere 18 Ağustos’ta AfB’nin dönem başkanlığını üstlenen Güney Afrika yönetimine sunulacak. Mısır, bu hayati mesele hakkındaki müzakerelere dair son gelişmeler hususunda uluslararası toplumu bilgilendirmeye çalışırken, pazartesi ve salı günleri de Mısır Dışişleri Bakanı Yardımcısı Büyükelçi Hamdi Sened Loza, Kahire’de Avrupalı ve Afrikalı büyükelçileri ağırladı. Sened Loza, üç ülkenin çıkarlarına cevap veren ve aralarında bölgesel entegrasyonu teşvik eden Nahda Barajı’nın doldurulması hususunda adil ve dengeli bir anlaşmaya varmanın önemine dikkati çekti. Dışişleri Bakan Yardımcısı, AfB’nin dönem başkanı olan Güney Afrika’nın bu müzakerelere dair rolünü takdir ederken, bu müzakerelerin anlaşmayla sonuçlanmasını umduğunu ifade etti. Kahire’nin Etiyopya’ya baskı yapmak amacıyla aradığı uluslararası ivme çerçevesinde Mısır Su Kaynakları ve Sulama Bakanı Muhammed Abdulati ve Yurt Dışındaki Mısırlılar ve Göç İşlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Nebile Mekrem, Mısır Devleti’nin Nil Nehri suyu üzerindeki su güvenliğini ve yasal haklarını koruma çabalarını gözden geçirmek amacıyla yurt dışındaki bir grup Mısırlı ile görüştü. Dr. Abdulati, 26 Ağustos’ta halklarının refahını sağlayacak şekilde üç ülke arasında bölgesel entegrasyona götüren bir anlaşmanın varlığının önemine dikkati çekti. Aynı şekilde Nebile Mekrem ise Mısır devletinin haklarından hiçbir koşulda vazgeçmeyeceğini söyledi. Mekrem, yurtdışındaki Mısırlıların, Mısır’ın Nahda Barajı’yla ilgili müzakerelerin çeşitli aşamalarında önemli bir rol oynadığını ifade ederken, Mısır’ın su payını koruma hakkı için çok sayıda onurlu ve destekleyici pozisyonlara sahip olduğunu kaydetti. Aynı şekilde söz konusu Mısırlılar, Göç Bakanlığı tarafından başlatılan ‘Nil, bizim hayatımızdır’ kampanyası başta olmak üzere çok sayıda kampanyaya da dahil oldu. Göç İşlerinden Sorumlu Devlet Bakanı, Mısır’ın bu aşamada karşılaştığı en önemli zorluklardan biri olduğu için Nahda Barajı’nın önemine dikkati çekti. Toplantının, Nahda Barajı sorununun boyutları hakkında daha fazla farkındalık oluşturmak için bir fırsat sunduğunu söyleyen Nebile Mekrem, “Mısır’ın Nil suyu hakkını göstermek için birlikte çalışabiliriz” dedi. Öte yandan Etiyopyalı bazı büyükelçiler, ülkelerinin devam eden üçlü müzakerelerdeki tutarlı tutumunun ve Nahda Barajı’nın doldurulmasının ilk aşamasının dünyanın her yerindeki Etiyopyalıları cesaretlendirdiğini duyurdu. Etiyopya’nın Pekin Büyükelçisi Tishum Toga, Etiyopya Haber Ajansı ENA’ya yaptığı açıklamada, Etiyopya’nın kalkınma için Nil Nehri de dahil olmak üzere doğal kaynaklarını kullanma hakkına sahip olduğunu ifade etti. Toga, hükümetin tavrının ve geçen Temmuz ayında barajın ilk kez doldurulmasının ülke dışındaki Etiyopyalıları cesaretlendirdiğini belirtti. Etiyopya’nın ABD Büyükelçisi Fitsum Arega, ABD’deki Etiyopyalıların Nahda Barajı’na destek verdiğini vurguladı. Etiyopya hükümetinin Nahda Barajı hususundaki tavrının, Hartum’da üç ülke arasında imzalanan ilkeler anlaşması temelinde son derece net olduğunu ifade etti. Arega, Etiyopyalı gurbetçilerin baraj müzakereleri ve Etiyopya’nın tavrına ilişkin askıda kalmış noktaları anladıklarını söylerken, ABD’deki Etiyopyalıların ilk kez bu büyük projeye destek verdiklerini vurguladı.