ABD ile Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) ülkeleri arasındaki savunmaya yönelik diyalog ve toplantıların sonuçları çerçevesinde, bölgede İran ve milislerinin arkasında olduğu “hava ve deniz tehditlerine karşı koymak” için “ortak bir savunma vizyonu” geliştirildiği açıklandı. ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) Sözcüsü Cindi King tarafından yapılan açıklamada, Washingtonun KİK’teki mevkidaşlarıyla Riyadda düzenlediği toplantıda KİK ülkelerinin, ülkelerin etrafını saran tehditlere toplu olarak karşı koyma gücünün artırılmasının önemine odaklanıldığı ve “uzun vadede savunma ortaklığının devamlılığının” vurgulandığı bildirildi. Açıklamada, Riyadda bir araya gelen ülkelerin, KİK ve ABD arasındaki stratejik ortaklık çerçevesinde bölgesel güvenliği sağlamaya yönelik ortak taahhütlerini vurguladıkları kaydedildi. Sözcü yaptığı açıklamanın devamında şu ifadeleri kullandı: “ABD ve KİK üye ülkeleri, hava ve deniz alanlarına odaklanarak bölgeye yönelik çeşitli tehditleri tartıştı. Katılımcılar, ABD-KİK İran Çalışma Grubunun Kasım 2021de yaptığı açıklamayı bir kez daha teyit ederek, İranın vekilleri, gelişmiş balistik füzeleri, seyir füzeleri ve İnsansız Hava Aracı Sistemleri’ni (UAS) doğrudan kullanarak yaptığı kötü davranışlarını bir kez daha kınadılar.” Açıklamada İran, silah kullanmak ve bölgedeki güvenlik ve istikrar için bariz bir tehdit haline gelen yüzlerce saldırı düzenlemek için terörist ve diğer silahlı gruplara destek vermekle suçlandı. ABD ve KİK ülkelerinin hava, füze ve deniz tehditlerine karşı savunma yapmak ve bunları engellemek için entegre savunma girişimlerinde ilerleme kaydedilmesinin önemi konusunda fikir birliğine vardıklarına işaret edildi. ABD ve KİK ülkeleri, İranın gelişmiş balistik füzeler, seyir füzeleri, deniz silahları ve UAS’ı yaygınlaştırmasını ve bunları doğrudan kullanarak bölgeyi tehlikeye atmasını önlemek için ortak tatbikatlar da dahil olmak üzere birlikte çalışma fırsatlarını memnuniyetle karşıladı. ABD Dışişleri Bakanının Irak ve İran İşlerinden Sorumlu Yardımcısı Jennifer Gavito yakın bir zamanda Şarku’l Avsat’a verdiği bir röportajında, Washington’un Suudi Arabistan’ın savunmasını güçlendirmeye kararlı olduğunu söyleyerek ülkesinin, Irak ulusal kurumlarının istikrarını ve bütünlüğünü baltalayan İranın, Iraktaki etkisi konusunda endişeli olduğunu itiraf etti. Gavito ABDnin diplomatik yaklaşımının, Tahranı bölgedeki hükümetlerin kontrolü dışındaki grupları finanse etmekten ve silahlandırmaktan vazgeçirmek olduğunu belirtti. ABD istihbaratı ABD Kongresi’ne sunduğu son raporunda, Tahranın bölgedeki hedeflerini güçlendirmek için genişletilmiş nükleer programından, vekil olarak kendi lehine çalışan güçlerden ve ortaklarından, diplomatik kanallarından, satışlarından ve askeri egemenliğinden yararlanmaya çalıştığı konusunda uyarıda bulunmuştu. İran rejiminin bölgesel liderlik konusundaki uzun süreli emellerine kavuşmaya çalışırken, kendisini ABD ve bölgesel müttefikleriyle “varoluşsal bir mücadele içinde” gördüğü ifade edilmişti. İstihbarat raporu, İran Devrim Muhafızları Ordusu (DMO), Kudüs Gücü ve vekil güçlerin İranın askeri gücünün bel kemiğini oluşturmaya devam edeceğini ileri sürdü. Rapora göre Tahran, karşı karşıya olduğu ekonomik sıkıntılara rağmen yeni konvansiyonel silahlar geliştirmeye ve elde etmeye çalışacak. İranın bölgedeki en büyük balistik füze stoku, devam eden büyük nükleer silah geliştirme faaliyetleriyle birlikte Ortadoğu ülkeleri için bir tehdit oluşturuyor. Uzmanlar, İran’ın nükleer bir silah üretmesinin kaçınılmaz olacağını söylüyor.