Güney Korenin başkenti Seulde cumartesi gecesi Cadılar Bayramı kutlamasında çıkan izdihamda hayatını kaybedenlerin sayısı 154e yükselirken onlarca kişi hâlâ yaralı. Gece hayatının yoğun yaşandığı neon ışıklarla kaplı sokaklar, artık hüzünlü bakışlara sahne oluyor.   Hayatını kaybedenlerin yakınları yas tutuyor. Yetkililerse neler olduğunu anlamak ve anlatmak için soruşturmalarını yoğunlaştırdı.  CNN International, şimdiye kadar öğrenilen bilgileri 5 soruyla derledi. Neden bu kadar büyük bir kalabalık vardı? Seulün merkezindeki Itaewon, özellikle son yıllarda Asyada daha popülerleşen Cadılar Bayramını kutlamak için en gözde mekanlardan biri. Sırf etkinlikler için diğer ülkelerden de pek çok turist geliyor.  Önceki iki yılda etkinlikler pandemi önlemleri yüzünden sönük geçmek zorunda kaldı. Kalabalıkların boyutuna yönelik sınırlamaların kalkmasının ardından ilk kez kutlanan Cadılar Bayramı turistlerin ve ülkede yaşayan yabancıların katılımını arttırdı.  Neler oldu? Yaklaşık 10 milyon kişinin yaşadığı kentin sakinleri, aslında kalabalıklara alışık.  Görgü tanıkları, böylesine kalabalık bir ortamın kontrolüne yönelik herhangi bir ciddi çaba göremediklerini söyledi. Olay gününe ait videolar ve fotoğraflar da kalabalığın dar sokağa tıkış tıkış doluştuğunu ortaya koyuyor.  Bir görgü tanığı, etraftakilerin sorunu fark etmesinin zaman aldığını söylerken, çığlıkların duyulmasına civardaki barlardan gelen müziğin engel olduğunu vurguladı.  Yerel saatle 22.24te bölgeden ilk acil yardım çağrıları yapılmaya başlandı. Ancak çok fazla kişinin olması, herkese hemen yardım ulaştırılmasının önünü kesti. Sosyal medyadaki görüntüler, halkın kendi kendine kalp masajı yaptığını gösteriyor.  Binlerce kişinin kostümlü olması da kaosu büyütmüş olabilir. Olay sırasında bölgede olanlardan biri, bir polis memurunun facia sırasında bağırdığını ama üstündeki üniformanın kostüm sanılması yüzünden ciddiye alınmadığını aktardı.  İzdihamın sebebi hâlâ soruşturuluyor. Yetkililer, olay yerinde gaz kaçağı ya da yangına rastlanmadığını söylüyor.  Kimler öldü? Faciada hayatını kaybedenlerin çoğu ergen veya 20li yaşlarının başındaydı. Gece hayatı ve popüler mekanlarıyla bilinen Itaewonu sırt çantasıyla dünyayı gezenler ve başka ülkelerden gelmiş öğrenciler tercih ediyor.  Ölen 26 yabancı arasında ABD, Avustralya, Avusturya, Çin, Fransa, İran, Japonya, Kazakistan, Norveç, Özbekistan, Rusya, Sri Lanka, Tayland ve Vietnam vatandaşlarının bulunduğu belirtildi. Güney Kore makamları 154 kişiden 56sının erkek, 97sinin kadın olduğu bildirirken bir kişinin kimliğinin henüz tespit edilemediği de duyuruldu. Eğitim Bakanlığı, biri ortaokullu 6 öğrenci ve 3 öğretmenin öldüğünü açıkladı. 37si ağır, 133 de yaralı var.  Devlet neler yaptı? Facianın ardından 500ü itfaiyeci, 1100ü polis 1700ü aşkın acil durum müdahale personeli bölgeye gönderildi.  İçişleri Bakanı Lee Sang-min olay sırasında güvenlik güçlerinin çoğunun, düzenlenmesi beklenen protestolara karşı önlem almak için Seulün başka bir bölgesinde görevlendirildiğini söyledi. Itaewondaki kalabalık olağanüstü seviyede olmadığı için orada "normal" düzeyde görevlendirme yaptıklarını da öne sürdü.  Acil durum zirvesi düzenleyerek ölülerin kimliklerinin bir an önce teşhis edilmesi için talimat veren Güney Kore Devlet Başkanı Yoon Suk-yeol, benzer olayların bir daha yaşanmaması için bundan sonraki etkinliklerde gereken önlemlerin alınacağı vaadinde bulundu.  Hükümet, ölen ve yaralananların ailelerine psikolojik destek ve maddi yardım sağlayacağını da duyurdu.  5 Kasıma kadar sürecek ulusal yas ilan edildi.  Kim sorumlu? Ülke bir yandan yas tutarken diğer yandan da olayın sorumlularını da soruşturuyor. Pandemi sonrasında böylesine popüler bir bölgede düzenlenen kalabalık bir etkinlikte yeterli önlemlerin alınmaması tepki çekiyor.  Ulusal güvenlik ve afet yönetimi konularında uzman olan Juliette Kayyem, yetkililerin buradaki kalabalığı anbean takip etmemesinin yanlış olduğunu vurguladı.  Faciayı bizzat yaşayan kişilerden biri olan 23 yaşındaki Suah Cho, bir binanın içine sığınarak kurtulabildiğini anlattıktan sonra izdiham başlamadan önce hiçbir yetkilinin bölgeye giriş çıkışları kontrol etmediğini söyledi.  Bir başka görgü tanığı da izdihamdan sonra durumun gittikçe kötüye gittiğini ifade etti. Yeterli sayıda yardım görevlisi gelmediği için herkesin birbirinden yardım istediğini bildirdi.  Independent Türkçe, CNN International, AA