G7 grubu dışişleri bakanları, Ukraynaya verilen desteğin artırılması, Rusya’nın Ukrayna’yı işgal ettiği için cezalandırılması, Çinin Tayvana yönelik artan tehditleri ve Kuzey Korenin balistik füze denemeleri konularında sağlam bir tavır alma sözü verdi. ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock, Kanada Dışişleri Bakanı Melanie Joly, İngiltere Dışişleri Bakanı James Cleverly, İtalya Dışişleri Bakanı Antonio Tajani, Japonya Dışişleri Bakanı Yoshimasa Hayashi ve Fransa Dışişleri Bakanı Catherine Colonna, Japonyada su kaynaklarıyla bilinen Karuizawa kasabasında bir araya geldiler. Rusyanın Ukraynadaki savaşı damgasını vuran görüşmeler, mayıs ayında Hiroşimada yapılması planlanan G7 devlet başkanları zirvesine hazırlık kapsamında düzenleniyor. Japonya tarafından yapılan açıklamaya göre Ukraynadaki savaş konusunda dünyanın bir dönüm noktasında bulunduğunu söyleyen Japonya Dışişleri Bakanı Hayashi, “Uluslararası toplum, statükoyu zorla değiştirmeye yönelik tek taraflı girişimlere, Rusyanın Ukraynaya yönelik saldırganlığına ve nükleer silah tehditlerine kesin karşı durmalıdır” dedi. ABD heyeti, söz konusu toplantının Rusyanın Ukraynaya karşı savaşına tüm dünyanın tepki gösterdiği ve Çin’e karşı uygun çabaların kaydedildiği oldukça önemli bir anda gerçekleştiği görüşünde. AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Borrell de bu iki konuya dikkat çekmişti. Söz konusu iki konunun da İkinci Dünya Savaşı sonrası dönemde kurallara dayalı uluslararası düzen hususunda ciddi zorluklar teşkil ettiği düşünülüyor. Blinken’in heyetindeki üst düzey bir ABDli yetkilinin yaptığı açıklamaya göre Joe Biden yönetimi bu görüşmelerde geçtiğimiz yıl Almanyada gerçekleşen G7 toplantısı sırasında başlatılan büyük enerji altyapısı girişimi, Ukraynaya yönelik askeri destek ve Rusyaya yönelik yaptırımların yoğunlaştırılması konularına odaklanılmasını istiyor. Mevcut Rus saldırısının büyük ölçüde durduğu bu dönemde karşı atağa hazırlanan Ukrayna önümüzdeki haftalarda, kritik bir süreçle karşı karşıya. ABDli yetkili, Ukraynanın uzun vadeli savunma ve caydırıcılık yeteneklerine verilen desteği pekiştirilmesi ve olası müzakerelerde Kievin pozisyonunun iyileştirilmesi hususlarına odaklanılacağını aktardı. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre G7 toplantıları, Çine yönelik uygulamalarda koordinasyonun ele alınması için bir fırsat olarak görülüyor. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Almanya Şansölyesi Olaf Scholz gibi G7 ülkelerindeki üst düzey yetkililer, geçtiğimiz günlerde Çin’i ziyaret etmişti. Japonyadaki üst düzey diplomatların, Çinin Ukrayna, Kuzey Kore ve Tayvandaki savaş da dahil olmak üzere birçok konudaki tutumu hakkındaki izlenimlerini tartışmaları bekleniyor. Çin’in kendi anakarasına dahil olarak gördüğü Tayvan meselesi, ABD ile Çin arasındaki ilişkilerde şiddetli bir gerilim noktası sayılıyor. Pazar akşamı düzenlenen yemekte, Japonya Dışişleri Bakanı Hayashi, Pekinin katılımının çok önemli olması dolayısıyla birçok küresel meselede Çin ile diyalogun devam etmesi çağrısında bulundu. Gündemde Çin ile bağlantılı olarak küresel ticaret, finans ve iklim değişikliğiyle mücadele çabaları gibi çok çeşitli konular yer alıyor. Ancak diplomatlar, Çinin başta Tayvan olmak üzere bölge ülkelerine yönelik agresif tutumuna dikkat çekiyor. Son zamanlarda Tayvan’ın kuşatılmasını simüle ederek buraya uçaklar ve savaş gemileri gönderen Çin, Güney Çin Denizinde d0aha sağlam bir pozisyon alarak yakın olası bir çatışmaya yönelik senaryolar hazırlıyor. Bu nedenle İkinci Dünya Savaşı ardından belirlenen meşru müdafaa ilkelerini değiştirme ve saldırı yeteneklerini geliştirme çabalarının artmasından endişe duyuluyor. Hayashi konuya dair yaptığı açıklamada “Yabancı ülkeler, endişeleri doğrudan dile getirerek Çini uluslararası toplumun sorumlu bir üyesi olarak hareket etmeye çağırarak yapıcı ve istikrarlı bir ilişki kurmaya devam etmeli” dedi. Blinkenın geçtiğimiz şubat ayında beklenen Pekin ziyareti, Çin’e ait bir casus balonunun ABD hava sahası üzerinde gezinmesi nedeniyle ertelenmişti. Ziyaret için yeni bir tarih ise belirlenmedi. Blinken, Münih Güvenlik Konferansı oturum aralarında Çinin en üst düzey diplomatı Wang Yi ile kısa bir görüşme gerçekleştirmişti. Ancak Washington ile Pekin arasındaki üst düzey temaslar nadir hale geldi. Söz konusu üst düzey ABDli yetkilinin aktardığına göre Blinken, Fransız ve Alman meslektaşlarından Çin’le iletişimleri hakkında bilgi alacak. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, G7 Grubunun Çin konusunda ikiye bölündüğüne dair açıklamalarda bulunmuştu. Buna rağmen Çinin attığı adımlar konusunda G7 ülkeleri arasında ortak bir endişe olduğunu belirten söz konusu yetkili, dışişleri bakanlarının Çine yönelik izleyecekleri koordineli yaklaşımı ele alacaklarını bildirdi. Bir başka üst düzey yetkili de G7 Grubu üyelerinin Çin’in baskısına ve ticarete ilişkin uluslararası kuralları yok sayma girişimlerine karşı duracaklarını aktardı. Başta Japonya olmak üzere tüm uluslararası alanı yakından ilgilendiren bir diğer başlık ise Kuzey Kore. Hayashi, Kuzey Korenin benzeri görülmemiş bir hızdabalistik füze denemesi yapmasından duyduğu endişesini dile getirdi. G7 Grubu dışişleri bakanları yaptıkları ortak açıklamada, Pyongyangın balistik füze denemelerini kınadıklarını dile getirdi.