ABD Adalet Bakanlığı ve İngiltere Dışişleri Bakanlığı, iki Çin vatandaşını 12 ülkede özel şirket ve devlet kurumlarında bilgi sistemi korsanlığı yürütmekle suçladı. Adalet Bakanlığı, NASA ve ABD donanmasının, 12 ülkede banka ve telekomünikasyon şirketlerine kadar uzanan korsanlık faaliyetlerinin hedefleri arasında olduğunu belirtti. Fransız Haber Ajansı (AFP), suçlamalar üzerine Pekin’in yaşananlara tepki gösterdiğini ve Washington’un uydurma iddialarda bulunduğunu belirttiğini aktardı. ABD Adalet Bakanı Yardımcısı Rod Rosenstein, Çin’in, Devlet Başkanı Şi Cinping tarafından 2015 yılında ABD şirketlerine yönelik siber saldırıları durdurma yönündeki taahhüdünü defalarca ihlal ettiğini vurguladı.İngiltere’den ABD’ye destek İngiltere Dışişleri Bakanı Jeremy Hunt, Pekin‘in ticari ve ekonomik nedenlerden dolayı bilgisayar sistemlerine girmeye devam ettiğini belirterek, ABD’ye destek verdi. Dışişleri Bakanlığı tarafından geçtiğimiz Perşembe günü yayınlanan bildiride, “Bu faaliyetler durdurulmalı. Bu casusluk kampanyası, Çin hükümetinin 2015 ikili anlaşmasında İngiltere’ye doğrudan verdiği taahhütleri yerine getirmediğini gösteriyor” ifadelerine yer verildi. ABD Adalet Bakanlığı, korsan olduğu iddia edilen Zhu Hua ve Zhang Shilong adlı iki Çin vatandaşının, Çin Güvenlik Bakanlığının desteğiyle ‘Kırmızı Apollo’ olarak da bilinen ‘APT 10’ (Advanced Persitent Threat 10) adlı hacker grubunun üyeleri olduğunu düşünüyor. ABD’li yetkililer, kanıtların, söz konusu korsanların “şirketlere bilgi sistemlerini yönetmelerinde katkı sağlamak için uzmanlaşmış kuruluşları hackerladıklarını” ortaya çıkardığını belirtti. Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hua Chunying, “ABD hükümeti, gerçekleri saptırıyor” diyerek, Çin’in gerekçesiz suçlamaları kınadığını vurguladı. Pekin, söz konusu suçlamalara karşı Birleşmiş Milletler’e resmi bir şikayette bulunurken, Washington’a da iki ülke arasındaki ilişkilerde büyük hasarlardan kaçınma çağrısı yaptı.Çin ve Batı arasında gerilim Öte yandan Çin ve Batı ilişkilerindeki gerginlik de hiç olmadığı kadar artış göstermeye devam ediyor. Kaynaklara göre Çin, tutuklanan eski iki Kanadalı diplomatın avukatlarıyla görüşmesine izin vermedi. Çinli teknoloji devi Huawei’nin Mali İşler Direktörü (CFO) Meng Vancou’un Kanada’da 1 Aralık’ta gözaltına alınması ve olayın basına yansıması sonrasında Çin, Kanada vatandaşları Michael Spavor ve Michael Kovrig’i geçtiğimiz hafta gözaltına almıştı. Ülkeden sınır dışı edilme olasılığıyla karşı karşıya kalan Meng’in dolandırıcılık suçlamasıyla da 30 yıla kadar hapsi isteniyor. Çin tarafından söz konusu Kanadalıların neden gözaltına alındığına dair net bir açıklama yapılmaması da kafalarda soru işareti bırakmaya devam ediyor. Gözaltına alınma sebeplerinin Vancou ile ilişkilendirilmemesi gerektiği belirtilirken, Kanadalıların “Çin’in ulusal güvenliğini tehlikeye atan faaliyetlerde bulunduğu” ifade edildi. Kanada hükümeti gözaltı operasyonunun kabul edilemez olduğunu savunurken, ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo ise Çin’e söz konusu Kanadalıları serbest bırakma çağrısı yaptı. Reuters’a göre Michael Kovrig olayına yakın kaynaklar, Kanadalının geçtiğimiz Pazartesi günü Pekin’de bir sokakta gözaltına alındığını belirtti. Çin hükümeti de olaydan iki gün sonra resmi olarak Kovrig’in gözaltına alındığını açıkladı.Avukatıyla görüşme yasağı Kaynaklar, Kanada’nın Kovrig ile iletişim kuramadığına dikkati çekti. Başka bir kaynak ise “Kefalet karşılığında serbest bırakılması talebi kabul edilmiyor. Aynı şekilde avukatıyla görüşmesine de izin verilmiyor” dedi. Kaynak ayrıca, Kovrig’in bilinmeyen bir yerde tutulduğunu, sabah, öğleden sonra ve akşam vakitlerinde sorguya çekildiğini vurguladı. Michael Kovrig’in konsolosluğu yalnızca ayda bir ziyaret etmesine izin verildiğini söyleyen kaynak, aile ve arkadaşlarıyla görüşmesinin yasak olduğunu ifade etti. Olaya yakın başka bir kaynak da Kovrig’in hapiste yalnız başına tutulduğunu, ancak tüm baskılara rağmen sakinliğini koruduğunu belirtti.
مشاركة :