ABD Başkanı Donald Trump’ın 18 Aralıkta Suriyenin kuzeyindeki ABD birliklerini geri çekme kararını açıklamasından bu yana Paris iki konuda itirazlarını dile getiriyor. Bunlardan ilki, ABD’nin müttefiklerine “danışmadan” aldığı ani karar noktasındaki “üzüntüsünü” ifade etmesi. İkincisi, DEAŞ’ın ortadan kaldırılmasında koalisyon güçlerinin henüz görevinin bitmediğini vurgulamasıydı. Bu yüzden Paris, görev tamamlanıncaya kadar devam etme sözü verdi. Fransa Savunma Bakanı Florence Barley, yeni yıl arifesinde Ürdündeki bir hava üssünde Fransız kuvvetlerine yaptığı ziyarette bu durumu yineledi. ABD yönetimine açık bir mesaj veren Barley, “DEAŞ’ın ortadan kaldırılması görevinde bir değişiklik yok ve bunu yapmak zorundayız” ifadelerini kullandı. Fransız Bakan, ülkesinin cihatçılara karşı mücadelesini sürdürdüğünü ve DEAŞ’ın bulunduğu son noktaları yok etmek için müttefikleriyle birlikte elinden geleni yapacağını sözlerine ekledi. Fransız resmi kaynakları, Paris ve Washington arasındaki iletişimin ABD’nin Suriyeden çekilme kararıyla müttefiklerini şaşırtmasından bu yana herhangi bir değişikliğe uğramadığını açıkladılar. Kaynaklar, bir anda çekilmenin mümkün olmayışı nedeniyle Trumpın çekilmeyi olabildiğince yavaşlattığını ve çekilme programıyla ilgili daha fazla ayrıntı üzerinde çalıştığını söylediler.Fransız diplomasisi yoğun çalışmalarını sürdürüyor Öte yandan Trump’ın kararıyla Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a “açık çek” vermiş gibi görünen Washington’ın özellikle Türkiye’nin Kürt grupların kontrolü altındaki bölgeleri ele geçirmesini önlemek için Suriye dosyasında kalmaya devam etmesi gerekiyor. Bununla birlikte, Fransız diplomasisi özellikle Moskova başta olmak üzere söz sahibi başkentlerde yoğun çalışmalar sürdürüyor. Elysee Sarayı dün Cumhurbaşkanı Emmenuel Macron ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasında bir telefon görüşmesi gerçekleştiğini ve görüşmede Suriye dosyasının yanı sıra istikrarı bozacak ve teröristlere yarar sağlayacak eylemlerden kaçınılması konusunun ele alındığını açıkladı. Açıklamaya göre Macron görüşmede, yerel halkın haklarının tanınması gerektiğini vurgularken Uluslararası Koalisyon’un başta Kürtler olmak üzere müttefiklerini koruması ve terörle mücadeleye olan bağlılıklarını sürdürmesi gerektiğinin altını çizdi.Paris endişeli Parisin Suriyenin kuzeydoğusundaki gelişmeler karşısında “endişeli” olduğu açık. Söz konusu kaynaklar, ister Türkiye ister Suriye rejimi isterse de Rusya olsun ilgili tarafların planları ve ittifaklarındaki büyük karmaşıklık nedeniyle bu bölgedeki durumun, önümüzdeki haftalarda ve aylarda neler olabileceği konusunda hala belirsizliğini koruduğunu söylediler. ABD’nin çekilme kararının etkilerinin ne olacağından bahsedilmiyor bile. Ancak, Trump’ın son yorumları ve Pazartesi günkü tweetine göre geri çekilmenin zamanı ve şeklinin revize edilerek “yavaş bir çekilme” olacağı anlaşılıyor. Suriye’nin kuzeydoğusunda Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ve sivil kanadı Demokratik Suriye Konseyi’ne (SDC) hiç tereddütsüz verdiği desteği yineleyen Paris, Kürtlerin Suriye rejimi veya Türkiye’ye karşı “yalnız” olmadıklarını göstermek istiyor. Ancak bununla birlikte ABD güçlerinin geri çekilmesi durumunda Fransız yetkililerin alacağı pozisyon belirsizliğini koruyor. Siyasi ve askeri otoriteler bu konuda yorum yapmaktan kaçınıyorlar.Koalisyonun ABD’nin hava ve teknik desteğine ihtiyacı var Şarku’l Avsat’a açıklamalarda bulunan güvenilir kaynaklar, ABD güçlerinin Suriyenin kuzeydoğusundan çekilmesi halinde 200 üyeli Fransız birliğinin orada kalamayacağının açık olduğunu belirttiler. Le Figaro gazetesi dün Ürdünde konuşlandırılmış olan ve Fransız uçaklarının kullandığı hava üssündeki askeri kaynakların, ABD güçlerinin Uluslararası Koalisyon’dan çekilmesi halinde Fransız birlikleri de dahil olmak üzere koalisyonda görevli tüm yabancı birliklerin zor durumda kalacağı şeklindeki yorumlarını aktardı. Bu yüzden Fransız Savunma Bakanı, Amerikalılara DEAŞ’ı ortadan kaldırmak için kalan süreden yararlanma amacıyla askeri operasyonları “hızlandırma” çağrısında bulundu. ABD güçleri bugüne kadar hava operasyonlarının en az yüzde 90ını gerçekleştirdi. Bu nedenle diğer müttefik tarafların görevlerini yerine getirebilmesi için ABD’nin hava ve teknik desteğine ihtiyacı var. SDC heyeti, Fransa’dan hem diplomatik hem de askeri desteğin yanı sıra kontrolü altındaki bölgelerin Türkiye’nin olası askeri operasyonuna karşı korunması için daha fazla destek talebinde bulunmuştu. Son haftalarda sızan haberlerin aksine, söz konusu bölgelerde Fransız kuvvetlerinin güçlendirilmesine dair kesin bir bilgi bulunmuyor. Ancak Le Figaro gazetesine göre Fransız Bakan Barley, Haziran ayı itibariyle Hint Okyanusu’na yelken açması planlanan uçak gemisi “Charles de Gaulleyi” bölgeye yani Akdeniz sularına gönderileceği iddiasını reddetti. Şarku’l Avsat’a konuşan kaynaklar, ABD’nin geri çekilmesinin “Fransa’nın katkısının askeri değil, diplomatik olacağı” anlamına geldiğini söylediler. Öte yandan Türk Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu 26 Aralık’ta yaptığı açıklamada, Kürt gruplarını terörist olarak gördükleri için onları korumaya çalışmanın “hiçbir tarafa fayda sağlayamayacağı” konusunda doğrudan uyarıda bulundu.
مشاركة :