Patlayıcı kemer taşıyan bir sanık, Arsal savaşlarına ve askerilerin kaçırılmasına ilişkin sırları anlattı

  • 1/16/2019
  • 00:00
  • 1
  • 0
  • 0
news-picture

Askeri yargı tarafından gözaltı karar verilen Suriyeli Hadr Cuma, Ağustos 2014te Lübnan-Suriye sınırındaki Arsal bölgesini basan silahlı gruplar ile Lübnan ordusu arasında çıkan çatışmaların acı dolu bir resmini çizdi. El Nusra Cephesi tarafından Arsal’daki bir karakoldan onlarca askerin kaçırıldığından bahseden Hadr, askerlerden bazılarının serbest kalmasının öncesinde Arsal kırsalına götürüldüklerini anlattı. Ayrıca Nusra Cephesi’nin bölgede konuşlandırılan Lübnan ordusunu izlediğini, Suriyeli ve Lübnanlı sivilleri kullandığını ve onlar için kurulan saha mahkemelerinin ardından bazılarının nasıl cezalandırıldıklarını aktardı. Hadr, Tuğgeneral Hüseyin Abdullah başkanlığındaki askeri mahkeme karşısında verdiği ifade de, Suriyenin Kuseyr şehrinde gerçekleşen savaşlardan Arsal’a kadar hakkında iddia edilen askeri rollerin hiçbirini kabul etmedi. Başlangıçta Suriyenin Kusayr şehrinde Hizbullah ve Suriye rejimine karşı savaşan Özgür Suriye Ordusu’na (ÖSO) bağlı el-Faruk Tugayı saflarında yer aldığını itiraf eden Hadr, şehir düşmeden önce ailesini Lübnana götürdüğünü ve onları Arsaldaki mülteci kampına bırakarak  Lübnandan makineli tüfek ve mühimmat satın alındıktan sonra savaşa geri döndüğünü söyledi. Hadr ifadesinin devamında, Kusayr şehrinin düşmesinin ardından kalıcı olarak Lübnan’a taşındığını belirtti. Arsal’a taşındıktan sonra Kalamun ve Arsaldaki Nusra birimi komutanlarından olan Ebu Malik el-Talli ile oldukça yakın olan ve el-Nusra Cephesi’nin güvenlik operasyonlarından sorumlu olan kardeşi Abdürrezzak Cuma’nın (Ebu Hammam) emri altına girdiğini aktaran sanık Hadr, Ebu Hammam’ın kendisine beline koyup sürekli olarak taşıması için için bir kilogram ağırlığında patlayıcı bir kemer verdiğini söyledi. Kardeşinin güvenlik unsurlarının eline düştüğünde kendisini havaya uçurmasını talep ettiğini ve yine Lübnan ordusu merkezlerini ve devriyelerini izleyerek bilgi getirmekle sorumlu tuttuğunu ifade eden Hadr, Arsal ile militanların konuşlandığı Cerud arasında hareket ettiği sırada kemeri taktığını belirtti. Ordu ile militanlar arasında gerçekleşen Arsal savaşında herhangi bir rolü olduğuna dair iddiaları reddeden Hadr, saldırılara ilişkin gerçekleri ve Lübnan ordusunun bütün pozisyonlarının bir kerede nasıl saldırıya uğradığını anlattı. Arsal kentindeki güvenlik güçleri karakolunu kontrol altına alan el-Nusra’nın askerleri kaçırma operasyonlarına ve onları bir kamyona koyarak Cerud’a nasıl taşıdıklarına tanık olduğunu doğrulayan Hadr, savaşlara katılmadığını, kaçırma operasyonlarında yer almadığını ve ordu merkezlerini hedef almadığını vurguladı. Hadr sözlerini şöyle sürdürdü: “Arsal savaşlarının bitiminden önce kardeşim (Ebu Hammam) beni bir heyeti (Müslüman Alimler Kurumu) karşılamakla görevlendirdi. Söz konusu heyeti Land Cruiser model özel aracımla Arsalın girişinden alıp Ebu Malik el-Talli’nin ikamet ettiği yere götürdüm. Savaşın durdurulması ve kaçırılan askerlerin serbest bırakılması üzerine müzakere süreci başladı. Sonra ailemle Arsaldan Arsal tepelerine gitmek zorunda kaldım. Çünkü kasabadaki durum artık her gün gerçekleşen tasfiyelerden dolayı pek güvenli değildi.” Herhangi bir güvenlik görevi üstlendiğini reddeden tutuklu Hadr Cuma, kardeşi Ebu Hammam’ın üç Suriyeli sivili sorgulamak üzere Arsal tepelerine getirme görevini üstlendiğini ve sonrasında onları bıraktıklarını itiraf etti. El Nusra cephesi tarafından ele geçirilen bir dizi Suriyeli ve Lübnanlı sivilin Lübnan ordusu için casusluktan mahkum edilmelerinin ardından yargılandıklarını ve tasfiye edildiklerini aktaran Hadr, El Nusra Cephesinin el-Faruk Taburu’na yönelik başlattığı saldırılar sebebiyle Ebu Malik el-Talli ile Arsal’a giden kardeşi Ebu Hammam ile arasında bir anlaşmazlık yaşandığını belirterek, “Onlara savaşımın Lübnan ordusuyla değil, Suriye rejiminin güçleriyle olduğunu söyledim” dedi. Kardeşi Ebu Hammam’ın daha sonra el-Nusra’dan ayrıldığını söyleyen sanık Hadr, kardeşinin DEAŞ örgütüne katıldığını ve savaşmak üzere Rakka şehrine gittiğini kaydetti. Şu anda kardeşinin Kürt güçleri tarafından gözaltına alındığını ve akıbetinin meçhul olduğunu dile getiren Hadr, Lübnan ordusundan bir yardımcının Arsal bölgesine götürülüp orda tasfiye edilmesi operasyonunda bir rolü olduğuna dair iddiaları reddetti.

مشاركة :