Irak’ın kuzeybatısında yer alan Ninova, DEAŞ’ın bölgeden temizlendiğinin ilan edilmesinden sonra farklı liderliklerin ve oluşumların birkaç kurumda yapılan yolsuzluğa dair birbirlerini suçladıkları bir bölge haline geldi. Eski Ninova milletvekili Abdurrahman el-Levizi Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, “İldeki yolsuzluk Iraktaki tüm iller ve bakanlıklarda olduğu gibi varlığını sürdürüyor. Ayrıca bu yılın sonunda yapılacak seçim hazırlıkları için taraflar arasındaki rekabet devam ediyor” ifadelerini kullandı. Ninova milletvekili Ahmed el-Cuburi ve eski Ninova milletvekili Esil el-Necifi, bölgedeki yolsuzluktan yerel yönetimin sorumlu olduğu konusunda hem fikir. El-Necifi Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, “Ninova, unutulan ve sanki kimsenin yaptığı yolsuzluktan sorumlu olmayacağı topraklar haline geldi. Yargı, yerel hükümet yetkilileri tarafından yapılan büyük ihlalleri Temsilciler Meclisi’nde milletvekillerinin yaptığı yolsuzlukları soruşturmaktan aciz” diye konuştu. Eski Irak Cumhurbaşkanı Yardımcısı Usame Necifi’nin kardeşi Esil el-Necifi, “Musul halkının çoğunluğu DEAŞ’ı desteklemekle suçlanmaktan korkuyor ve kendilerini geri çekiyor. Musul’un şu anda ihtiyacı olan şey, valilik üzerinden baskıların azaltılması, üst düzey soruşturmalar yapılması, geçici bir yönetimin görevlendirilmesi ve bu geçici yönetim kapsamında il meclisi için hızla seçime gidilmesidir” diye konuştu. Bu durumların gerçekleşmemesi durumunda terör örgütleri de dahil olmak üzere tüm taraflarca ihlal edilen bir bölge olacağı konusunda uyarıda bulundu. El-Necafi dün attığı tweette, “Musul’daki hurda skandalı ve onun sonuçlarını derinleştirmek isteyenler, DEAŞ’tan kurtuluşun ilk gününde sağ sahil binalarının (kentin batı cephesi) görüntüleri ile 6 ay sonraki görüntüleri karşılaştırmalıdır. Cesetlerin neden enkazdan çıkarılmadığını öğrenmek isteyenlerse, hazine hakkında araştırma hikayesini okusun” ifadelerini kullandı. Eski Ninova milletvekili Navar el-Buhari yaptığı basın açıklamasında, bölgenin DEAŞ’tan temizlenmesinin ardından özellikle el-Kayyare petrol yatağı olmak üzere bütün kaynakların çalındığını söyledi. Musulun kurtarılmasından sonra vatandaşların altınları ve paralarının çalındığını belirten el-Buhari, evlerinin yıkılması karşılığında sadece yetkililerin tazminat aldığını, vatandaşların ise hiçbir şey alamadığını işaret etti. El-Buhari ayrıca bugün şirketlere verilen temel projelerin Ninova yönetimi tarafından değil bakanlıklar tarafından verildiğini belirtti. Eski Ninova milletvekili Abdurrahman el-Levizi Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada artan yolsuzluk suçlamalarını yaklaşan yerel seçimlerle ilişkilendirdi. El-Levizi, “Herhangi bir tarafın elinden valilik görevini almak, bu seçimlerde elde edilecek oy miktarını artıracaktır. Burada ironik olan durum ise, suçların çoğu ilde neler olup bittiğini bulmak için oluşturulan gerçekleri araştırma komisyonu ile bağlantılı kişiler ve taraflarca iddia ediliyor. Bir iç soruşturma dosyasının aktarımı, gizli olan şeylerin ortaya çıkmasına ve medya aracılığıyla bunun kişisel bir savaşa dönüşmesine neden olabilir. Medya aracılığıyla yapılan karşılıklı suçlamalar, komisyonun nihai raporunun gücünü zayıflatabilir. Burada el-Kayyare petrol yatağı ve ilgili tarafların suçlamaları üzerinde duruluyor. Kimse diğer tarafı, Ninova’dan Kürdistan’a petrol kaçırmak suçlamıyor” diye konuştu.