El-İsa, bakanlar, düşünürler ve hukukçulardan oluşan Fransız heyete konferans verdi

  • 4/29/2019
  • 00:00
  • 2
  • 0
  • 0
news-picture

Dünya İslam Birliğinin (Rabıta) Genel Sekreteri Dr. Muhammed el- İsa, Riyad’da üst düzey Fransız bir heyet ile bir araya geldi. Dr. İsa aralarında bakan, düşünür, hukukçu, akademisyen ve Doğu araştırmacılarının da bulunduğu heyete birçok konubun gündeme geldiği bir konferans verdi. Dr. İsa’nın değindiği başlıca konular arasında azınlık ülkelerinde dini mahremiyet sorunları ve uygar ülkelerin anayasalarının güvence altına aldığı meşru hak ve özgürlüklerin teminatı ışığında düzenlenen yasal ilkelere göre çerçevelemenin önemi de vardı.Rabıta Genel Sekreteri konuşmasında şunları söyledi: “İslam bu değerleri derinleştirerek özgürlük ile kaosun, diğerlerinin özgürlüğüne müdahale etmenin, kamu düzenini bozmanın, ulusal vicdanı kötülemenin ve genel güvenlikten sapmanın birbirinden farklı olduğunu ortaya koydu.” Bunların, yorum ve ayrıntılarında farklılık gösterse de hukuki anlamda herkes için ortak olduğuna dikkat çeken Dr. İsa, “Bu anlaşmazlık insan hakları sistemi içerisinde öfkeye neden olabilir, bu normaldir. Ancak ortada herkesin üzerinde uzlaştığı ortak yönler var” dedi. Her ülkenin, İslam hukukunu kendince uygulama konusunda özgür olduğunu söyleyen Rabıta Genel Sekreteri, geçen aralık ayında Mekke’de düzenlenen ve 28 mezhep ve tarikatı temsil eden bin 200 alim ve müftünün katıldığı İslam Birliği Konferansı’nda İslam hukukunun zaman, yer, koşullar, gelenek- görenekler, niyetlere ve kişilere göre değişiklik gösterebileceğinin vurgulandığını ifade etti. Dr. İsa, dini, kültürel veya hukuksal her türlü sorunun çoğunun üç neden üzerine inşa edilen genel kültüre saygı duyulmamasından kaynaklandığını söyledi: “Bunlardan ilki yanlış anlamadır. İkincisi herkesin inandığı ortak değerler ışığında en geniş fikir birliğine varmak için tartışma ve müzakere diyaloğu konusunda anlaşma eksikliğidir. Üçüncüsü ise Yaratanın çeşitlilik ve çokluk konusundaki iradesinin yeterince anlaşılmamasıdır. Bu nedenle, farklılıkların; nefret ve ulusal çatışmalarla sonuçlanan psikolojik engeller yaratmasına izin verilmemesi gerekiyor.Dr. Muhammed el-İsa konuşmasının devamında şunları söyledi: “Farklı olabiliriz ancak anlaşabiliriz. Farklı olabiliriz ancak diyalog kurabiliriz. Farklı olabiliriz ancak hoşgörülü olabilir, birlikte yaşayabiliriz ve yardımlaşabiliriz. İnsani ortaklık, kardeşlik, bir aile ruhuna sahip olabilmek için dünyamızda barış ve uyumun sağlanması için önemlidir. Ulusal devletin en önemli destekçisi, din özelliklerinin gözlenmesi ve saygı gösterilmesi, özellikle de en çağdaş anayasaların maddelerinin kapsadığı meşru özgürlüklerin açık bir mantıkla yorumlandığında bu mahremiyeti garanti etmesidir.”

مشاركة :