​Tahran yarın nükleer anlaşmanın kısmen durdurulacağını ilan edecek

  • 5/7/2019
  • 00:00
  • 1
  • 0
  • 0
news-picture

İran resmi basını Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’nin, İran’ın ABD Başkanı Donald Trump’ın nükleer anlaşmadan çekilmesine vereceği karşılığı yarın açıklayacağını aktardı. Habere göre Tahran, anlaşmanın taraflarına nükleer anlaşmadaki bazı yükümlülüklerini kısmen ya da hepten durduracağını iletti. Basının Nükleer Anlaşmanın Uygulanmasını Denetleme Komisyonu’nda yer alan bir yetkiliden aktardığına göre Ruhani’nin televizyon üzerinden ‘ABD’nin nükleer anlaşmadan çekilmesine benzer bir cevabın uygulanması için birkaç aşamalı planı’ açıklaması bekleniyor. Bununla birlikte yetkili, “Halihazırda nükleer anlaşmadan çekilmek gibi bir durum söz konusu değil” diyerek İran’ın atacağı adımın anlaşmadan çekilmek şeklinde olmayacağına işaret etti. İranlı yetkili, İran’ın Amerika’nın nükleer anlaşmadan çekilmesi ve Avrupalı ülkelerin yükümlülüklerini yerine getirmemesine karşılık olarak atacağı ilk adımın İran’ın bazı yükümlülüklerini kısmen veya tümden durdurması ve nükleer anlaşma gereğince durdurulan bir kısım nükleer faaliyetin yeniden başlatılması şeklinde olacağını ifade etti. İran resmi medyası, söz konusu İranlı yetkilinin İran’ın dönmeye niyetli olduğu faaliyetler hakkındaki açıklamaları konusunda çelişkili haberler yayınladı. Ajanslar, bazı resmi kaynakların faaliyetlerin nükleer anlaşmanın 26 ve 26. fıkraları çerçevesinde başlatılacağını söylediğini aktarırken bazı kaynaklar, ‘İranlı faaliyetlerin anlaşmanın 36 ve 37. fıkraları çerçevesinde olacağını’ belirtti. Nükleer anlaşmanın 26. Maddesi, Avrupa ve Amerika tarafından yaptırım uygulanmaması ve nükleer faaliyetleri sebebiyle İran’a yaptırım uygulamak için Güvenlik Konseyi’nde bir karar çıkarılmasını konu ediniyor. 36. maddeye göre ise “İran veya nükleer anlaşmayı imzalayan herhangi bir taraf, anlaşmanın gereklerini yerine getirmezse sorunun çözümü için mesele ortak komisyona devredilebilir. Çoğunluğun onayıyla süre uzatılmadığı sürece ortak komisyona sorunun çözümü için 15 gün süre tanınır. Sorunun ortak komisyonda çözülmediği kanaatine varılırsa mesele dışişleri bakanlarına havale edilir. Herkesin onayıyla süre uzatılmadıkça bakanların sorunu çözmek için 15 günlük bir süresi olacaktır. Mesele bakanlar arasında da bir çözüme kavuşturulmazsa şu 3 üyeden oluşan danışma kuruluna gönderilir: Şikâyet sahibi tarafından bir üye, şikâyet edilen tarafı temsil eden bir üye ve bağımsız bir üçüncü üye. Danışma kurulunun bağlayıcı olmayan görüşünü 15 gün içerisinde sunması gerekir. Sorun 30 gün geçtikten sonra yine çözülmezse ortak komisyon, sorunun çözümü için 5 günü aşmayacak bir süre zarfında danışma kurulunun görüşünü değerlendirecek. Sorun, şikâyetçi tarafı memnun edecek şekilde çözümlenmezse şikâyetçi taraf, anlaşmadaki yükümlülüklerini yerine getirmeyebilir ve Güvenlik Konseyi’ne anlaşmadan kısmen ya da hepten çıkması konusunda bir rapor sunabilir”. 37. maddede ise Güvenlik Konseyi’nin tarafların anlaşmazlıkları düzenlemek için gösterdiği iyi niyetli çabalar da dahil olmak üzere şikâyetlerden haberdar olması durumunda yaptırımların kaldırılması halinin devam etmesi kararını oylamaya sunması gerektiğini söylüyor. “Bu durumda karar, 30 gün içerisinde onaylanmazsa Güvenlik Konseyi’nin eski kararları tekrar yürürlüğe girer. Bu hükümler, faaliyetlerin nükleer anlaşmaya ve Güvenlik Konseyi’nin mevcut ve önceki kararlarına uygun olması şartıyla İran ve herhangi bir taraf arasında talep tarihinden önce imzalanan sözleşmeler için geçerli değildir. Güvenlik Konseyi, mesele ile ilgili ülkelerin görüşlerini ya da danışma kurulunun görüşünü değerlendirecek”. İran, yaptırımların kısmen ya da hepten tekrar yürürlüğe sokulması halinde bunu nükleer anlaşmanın gereklerine bağlılığını durdurmak için bir sebep olarak kabul edeceğini belirtti. 2018 mayıs ayının sonunda İran Dışişleri Bakan Yardımcısı, İran’ın, Avrupalıların nükleer anlaşmayı koruma konusundaki ciddiyetini hissetmediği takdirde 36. fıkradan geri çekileceği yönünde gözdağı vermiş; Tahran daha sonra Amerika’nın nükleer anlaşmadan çekilmesi ve yaptırımların geri dönmesini telafi edecek alternatifler araştırmak için Avrupalı ülkelerle müzakereleri başlatmıştı. Ağustos 2017’de ise İran Atom Enerjisi Kurumu Başkanı Ali Ekber Salihi, Tahran’ın, nükleer anlaşmadan çıkarsa ABD’yi şaşırtacağını ve 5 gün içerisinde uranyumu yüzde 20 oranında tekrar zenginleştireceğini söylemişti. ABD, geçtiğimiz cuma günü İran’ın nükleer programını hedef alan birkaç uygulamanın duyurusunu yaptı ve zenginleştirilmiş uranyumun doğal uranyum ile değişimine ilişkin yaptırım muafiyetlerini durdurdu. Nükleer anlaşma İran’ın yüzde 3.67 oranında zenginleştirilmiş uranyumdan yalnızca 300 kg edinmesine izin veriyor. İkinci muafiyet, İran topraklarının dışına ağır su taşınmasını ve bunun da 30 tonu geçmeyecek miktarlarda bulundurulmasını hedef edinmişti. ABD Dışişleri Sözcüsü Morgan Ortagus, yaptığı açıklamasında bu uygulamanın hedefinde İran’ı düşük zenginleştirilmiş uranyum üretimini durdurmaya mecbur etmek olduğunu söyledi ki İran bu talebi defalarca reddetti. ABD, Fordow tesisinin yapısının değiştirilmesi, Arak tesisinin yeniden tasarlanması, Buşehr nükleer santral kaynakları ve siviller için nükleer güvenliğe ilişkin bir eğitim programı için İngiltere, Çin, Rusya ve Fransa’ya 90 günlük muafiyet tanınmasını onayladı. Cevabını Meclis Başkanı Ali Laricani aracılığıyla veren İran, Amerika’nın kararına aldırmaksızın uranyumu zenginleştirmeye ve ağır su üretimine devam edeceğini söyledi. İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif, geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamasında Beyaz Saray’ın adımlarına karşılık bugünlerde Tahran’da üst düzeylerde tartışılan ‘pek çok seçeneğe’ işaret etmiş ve bunlardan birinin Nükleer Silahsızlanma Anlaşması’ndan çekilmek olduğunu söylemişti.   Bununla beraber resmî İran (Üniversite) Öğrencileri Haber Ajansı’nın (ISNA) dün aktardığına göre İranlı yetkili, “İran’ın adımları diplomasi, anlaşmadaki karşıt tarafların izlediği tek taraflı yaklaşımın düzeltilmesi, önceki noktaya geri dönülmesi ve anlaşma maddelerine göre hareket edilmesi için başka bir fırsattır” sözleriyle ülkesinin diplomasiye açık kapı bıraktığını belirtti. İranlı yetkili Avrupalı ülkelerin Donald Trump’ın anlaşmadan çekildiği bir yıllık süre boyunca benimsediği tavırları da eleştirerek, “Yerine getirilmeyen sözler vermekle yetindiler” ifadelerini kullandı. Ayrıca Tahran’ın Avrupalı yetkililere anlaşma konusundaki kararını gayri resmî olarak ilettiğine dikkati çekti. İran’ın açıklamasından önce bugün Viyana’da, nükleer anlaşmanın tarafları arasında uzmanlar düzeyinde bir toplantı yapılması bekleniyor. Toplantıda nükleer anlaşma ile İngiltere, Fransa ve Almanya’nın Amerikan yaptırımlarını aşmak amacıyla başlattığı özel Avrupalı mekanizmanın son durumunun tartışılması öngörülüyor. Öte yandan İran Yargı Başkanı İbrahim Reisi dün, İran’ın ABD ile müzakereye hazırlandığı konusunda işaret gönderen tarafları eleştirdi.

مشاركة :