Fransa, İran-ABD krizinde ‘bir gedik açmaya’ çalışıyor

  • 7/10/2019
  • 00:00
  • 3
  • 0
  • 0
news-picture

Fransa, İran ile ABD arasında giderek derinleşen krizde küçük bir gedik açmaya çalışıyor. Fransa Cumhurbaşkanlığı kaynakları, Başkan Macron’un son 4 günde ABD Başkanı Donald Trump ve İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ile birtakım görüşmeler yaptığını açıkladı. Görüşmelerin ‘manevra alanı’ yaratmak için gerçekleştirildiği ifade edildi. Macron’u iki hafta içinde ikinci kez üst düzey diplomasi danışmanı Emmanuel Bonne’u Tahran’a göndermesine iten sebebin, Elyesee Sarayı’ndan önceki gün yapılan açıklamaya bakılırsa “15 Temmuzdan hemen önce atılması gereken adımlarla gerginliğin azaltılmasına katkıda bulunacak faktörleri oluşturmak” olduğu söylenebilir. Fransız kaynaklar krizin iki tarafı ABD ve İran’ın “çelişkili” sebeplerden dolayı müzakerelerde bulunmak istediğini belirtiyor. Paris’in bu noktada istediği şey, “iki tarafın da kabul edebileceği bir dizi görüş sunarak müzakere aşamasına geçişi kolaylaştırmak, krize son vermenin veya bir gedik açmanın ilk aşamasını başlatmak ve böylece tarafları bir masa etrafında toplamak olan ikinci aşamaya kapı aralamak.” Fransa kanadında başkanlar arasındaki görüşmeleri takip eden kaynaklar bu isteğin “zor ancak imkansız olmadığını” ifade ediyorlar. Paris’te, Başkan Macron’a, nükleer anlaşmaya taraf olan ülkeler arasında ABD-İran geriliminde arabuluculuk yapabilecek tek lider gözüyle bakılıyor. Diğer Avrupalı liderler Almanya Başbakanı Angela Merkel ile İngiltere Başbakanı Theresa May’in ise iç siyasette yaşadıkları bunalımlar ve Trump ile ilişkilerinin kötü olması gerekçesiyle arabuluculuk yapacak konumda olmadıkları görüşü hakim. Ayrıca yakında görevini bırakacak olan May, muhafazakarların parti ve hükümet başkanlığı için isim belirlemesini bekliyor. May’in bu arabulucuk yapmasının önündeki diğer sorun ise sızdırılan diplomatik yazışmalarda İngiltere’nin Washington Büyükelçisi’nin Trump hakkında kullandığı olumsuz ifadeler ve Trump’ın buna karşı Twitter üzerinden başlattığı saldırı gösterilebilir.  Öte taraftan Pekin ve Moskova da ABD ile siyasi ve ticari ilişkilerinden dolayı bu arabuluculuk için uygun olmadığı söylenebilir.“15 Temmuz tarihi tesadüf değil” Peki, Başkan Macron’un üst düzey diplomasi danışmanı Emmanuel Bonne’un Tahran’a düzenlediği iki günlük ziyaret kapsamında İranlı yetkililere hangi mesajları iletmesi bekleniyor? Fransızlar, Paris’in “adımların 15 Temmuz’dan hemen önce” atılması konusundaki ısrarını haklı görerek mevcut durumu “oldukça kritik” olarak değerlendiriyor. 15 Temmuz tarihinin belirlenmesi tesadüf değil. Zira bu tarih, 2015 yılında Viyana’da imzalanan nükleer anlaşmanın 4. yıldönümü. Bazı gözlemciler Bonne’un Tahran ziyaretinde yapacağı temasları, giderek derinleşen krizin hangi yöne evrileceği noktasında “hayati önem” arz edeceğini ifade ediyor. Gözlemciler özellikle Washington’un nükleer anlaşmayı yeniden gözden geçirmesi talebiyle Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) Yönetim Kurulu’na yaptığı özel toplantı çağrısından 5 gün sonra bu ziyaretin gerçekleşmesine dikkat çekiyor.İran’ın eylemleri Trump’ı zor durumda bırakıyor Bonne’un Tahran temaslarında sunacağı öneri ve fikirlerin listesine dair henüz resmi bir açıklama yapılmadı. Ancak Paris’ten edinilen bilgilere göre, “İran’dan başlangıç olarak, ABD’nin İHA’sını düşürmek veya petrol tankerlerine saldırmak gibi provokatif eylemlerden kaçınması istenecek.” Zira bu tür eylemlerin ABD Başkanı Donald Trump’ı ülkesindeki kamuoyu nezdinde zor bir duruma düşürdüğü ve askeri bir seçeneğe başvurmasına neden olabileceği belirtiliyor. Paris, krizde gedik açma çabaların başarıya ulaşmasının “iki tarafın da müzakereleri kabul ettiğinin işareti olarak sınırlı adımlar atmasına bağlı” olduğu görüşünde. Nükleer anlaşmanın Avrupa tarafları Fransa, Almanya ve İngiltere’den dün yapılan ortak açıklamada İran’a “tüm faaliyetlerini geri çevirerek gecikmeden nükleer anlaşmanın yükümlülüklerini yerine getir” çağrısı yapıldı. İran ise daha önceki açıklamalarında, Avrupalı tarafların anlaşmada taahhüt ettikleri başta petrol ihracatı olmak üzere diğer ekonomik vaatleri yerine getirmedikleri sürece geri adım atmayacağını belirtmişti. Paris ise buna karşılık ABD yönetiminden, “bir şeyler koparmaya” çalışıyor. Örneğin ABD’nin İran Dini lideri Ali Hamaney’e ve Dışişleri Bakanı Cevad Zarif’e yönelik yaptırımları geciktirmesi ve belki de en önemlisi İran petrol ihracatına sınırlı da olsa muafiyet tanıması türünden “bir şeyler.”Ruhani Avrupa’ya muhtaç Avrupalılar, İran’ın günden güne kötüleşen ekonomisini kurtarmak için kendilerinden arabuluculuk yapmasını istediğini görüşünde. Zira Avrupalılara göre, önceki gün İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Abbas Musevi’nin “nükleer anlaşmadan nihai olarak çekiliriz” tehdidi de “açık artırma”dan başka bir anlam ifade etmiyor. İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani daha önce ABDnin yaptırımlarına karşılık geçen 8 Mayısta ülkesinin nükleer anlaşmadaki taahhütlerini azalttığını ve anlaşmanın taraflarına İranın çıkarlarını koruyacak önlemler alması için 60 gün süre verdiklerini duyurmuştu. Ruhani’nin bu uyarısına dikkat çeken Avrupalı kaynaklar, “Ruhani’nin uyarı yapacak konumda olmadığını ayrıca Avrupan’ın Ruhani’ye değil, Ruhani’nin Avrupa’ya ihtiyacı olduğunu” vurguluyor. İngiltere Almanya ve Fransa üçlüsünün önceki gün düzenlediği olağanüstü toplantıda, Avrupalılar İran’a, gittiği yolun “hatalı” olduğu ve bu yolda devam ederse Avrupa’nın siyasi ve diplomatik desteğini kaybedeceğinin altını çizdiler. Avrupalılar, toplantı sonrası açıklamasında, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’nın (UAEA) İran’ın nükleer anlaşması çerçevesinde kararlaştırılan uranyum zenginleştirilmesine ilişkin seviyenin aşıldığını teyit ettiği rapora işaret ederek, bu olayı BM Güvenlik Konseyi’ne (BMGK) taşıyabilecekleri uyarısında bulundular. BMGK’nın bu durumda nükleer anlaşma kapsamında kaldırdığı uluslararası yaptırımları yeniden hayata geçirebileceği belirtiliyor. Uzun lafın kısası Tahran’dan konumunu tekrar gözden geçirmesi ve Fransa özelinde Avrupalıların taleplerine cevap vermesi bekleniyor. Aksi takdirde gerilimi tırmandırmanın sonuçlarının pek de iyi olmayacağına dikkat çekiliyor.

مشاركة :