Tahran’a muhalif olup ‘İran/Pers kökenli olmayan halklar’ çatısı altında iş birliği yapan 10 parti, dün Londra’da bir basın toplantısı düzenleyerek ABDnin İran rejimine yönelik yaklaşıma dair tutumunu ortaya koydu. Partiler, nefret dolu ırkçı güdüler ya da terörü yayarak, devletlerin egemenliğini hafife alarak ve istikrarını sarsarak etkinliğini artırma hedefi ile hareket ettiğini söyledikleri İran’ı ‘tehlikeli saldırılar’ işlemek suretiyle uluslararası barış ve güvenlik için açık bir tehdit oluşturmakla suçladı. Yaptıkları açıklamada ‘Arap Körfezi bölgesinin askerî bir karaktere büründürülmesinden’ İranı sorumlu tutan partiler, Tahranın gemi korsanlığı ve teröre yönelik sınırsız desteği ile bölgesel ve küresel barışın ve güvenliğin sarsılmasına sebep olduğunu belirtti. Ayrıca ‘yasa dışı terör milislerine’ verdiği destek ile ülkelerin egemenliğini hedef alarak istikrarlarını sarstığına işaret etti. Dün Londra’da yapılan açıklamada imzası bulunan, Arap ve Kürt partilerin de yer söz konusu 10 parti şunlar: - Ahvaz’ın Kurtuluşu İçin Arap Mücadelesi Hareketi - Azerbaycan Merkez Partisi - Kürdistan Bağımsızlık Hareketi - Ahvaz’ın Kurtuluşu İçin Ulusal Örgüt - Belucistan Özgürlük Hareketi - Demokratik Hazar Halkı Partisi - Azerbaycan Siyasi Partiler İşbirliği Örgütü - Güney Azerbaycan Öğrenci Örgütü - Azerbaycan Ulusal Direnişi - Demokratik Güney Azerbaycan Partisi Açıklamada İran’a küresel barış ve güvenlik için en ciddi tehlike kaynağı haline gelmek, terörün en büyük finansmanı olmak ve böylece bir gerginlik ve endişe hali yaratmak gibi suçlamalar yöneltildi. Tahran  rejiminin terörü ve istihbarat organlarını desteklemek suretiyle Irak, Suriye, Yemen, Bahreyn, Lübnan ve Avrupadakiler da dahil olmak üzere ‘onlarca ülkeye karşı düşmanlık başlatmaktan’ sorumlu olduğu vurgulandı. Açıklamada şu ifadeler kullanıldı: “Gerek ekonomik yaptırımlar gerekse askerî operasyonlar şeklinde olsun, bu yoldan çıkmış ülkeyi caydıracak her türlü bölgesel ve küresel önlemi ve uygulamayı destekliyoruz. Amerikan yönetiminin İran Devleti’ne karşı ekonomik yaptırımlarla aldığı önlemlerden ve Devrim Muhafızlarının terör örgütleri listesine dahil edilmesi gibi adımlardan memnuniyet duyuyoruz.” Partiler, benzer adımlar atmaları yönünde AB üyesi ülkelere de çağrıda bulundu: “İran, farklı ülkelerde olduğu gibi Avrupa topraklarında da yaşanan ve egemenliği, güvenliği ve istikrarı için ciddi bir ihlal olarak değerlendirilen birçok terör faaliyeti, siyasi suikast ve tasfiye hareketi konusunda ilk sorumlu olarak kabul ediliyor”. Söz konusu partilerin sözcüleri, ‘İran’ın Arap Körfezi ile Hürmüz Boğazı’nda sivil gemilere yönelik yürüttüğü korsanlık faaliyetlerini kınayarak İran’ın istikrar sarsıcı ve yasaya aykırı tutumunu yansıtan gemi korsancılığına karşı İran Devleti’ni cezalandıracak her türlü uygulamada İngiltere’nin, Arap Körfezi ülkeerinin ve tüm bölgelerin tam anlamıyla desteklendiğini duyurdu. Basın toplantısında uluslararası topluma da çağrıda bulunuldu: “BM Sözleşmesi’nin 1. ve 55. maddelerinde de belirtildiği üzere halklarımızın mücadele yeteneklerini destekleyin ve İran devleti boyunduruğundan kurtulma ve kendi kaderini kendi tayin etme hakkına kavuşma taleplerine karşılık verin.”  Partiler, BM üyelerinden ‘küresel barış, istikrar ve güvenlik ilkesini, İran ile ikili ilişkilere ve ekonomik çıkarlara tercih etmelerini’ istedi. ‘Tahranı  caydırmak ve ihlallerine, düşmanlıklarına ve suçlarına dur demek için kurulan uluslararası her türlü bir ittifaka, bu devleti gerek ekonomik gerekse askerî olarak cezalandırmayı hedeflese de katılmaya’ çağırdı.