İsrail Hava Kuvvetleri’nin dün, şafak vakti Lübnan’ın Bekaa Vadisi’ndeki Kusaya bölgesinde bulunan Filistin Halk Kurtuluş Cephesi - Genel Komutanlığı (PFLP-GC) askeri üssünü hedef alması, ülkedeki Filistin kampları dışında, Filistinli gruplara ait askeri üslerin varlığıyla ilgili bir tartışma başlattı. Lübnanlılar, söz konusu üsler konusunda bölünmüş durumda. Şam ve Hizbullaha yakınlığıyla bilinen PFLP-GC’nin Lübnan topraklarında ilki Suriye sınırında, ikincisi Bekaa Vadisi’nin batısındaki Sultan Yakub bölgesinde ve üçüncüsü de Beyrutun güneyindeki en-Naime’de olmak üzere olan 3 askeri üssü bulunuyor. Kusaya Üssü 1978’de kuruldu. 1982de ise faaliyetlerini genişletti. Aynı yıl İsrail saldırılarıyla vurulmadan önce altına tüneller inşa edildi. Şarku’l Avsat’a konuşan sahadaki bir kaynak, Suriye sınırındaki Arsal kentinin Ağustos 2017’de radikal unsurlardan temizlenmesinin ardından, bölgedeki PFLP-GC savaşçıları sayısının önemli ölçüde azaldığını belirtti. Kaynak, “Bugün, Filistinli gruplardan sadece 30 unsur aleni olarak görünüyor. Barikat üzerinde sürekli bekleyen unsur sayısı üçü geçmiyor” dedi. Öte yandan İsrail’in Kusaya’da düzenlediği hava saldırılarında askeri bölgedeki bir yapı zarar görürken, binada herhangi bir görevli ya da silah yoktu. Bununla birlikte su depoları ve elektrik hatları da hasar gördü.Sultan Yakub Üssü Sultan Yakub denildiğinde akla, Bekaa Vadisi’nin batısındaki en yüksek tepesinden (bin 300 metre) Bekaa’nın güney ovasının büyük kısmını gören bir şehir geliyor. Sultan Yakub, İsrail’in 1982 yazındaki Lübnan işgalinin seyrini değiştirdi. İsrail tankları ve Suriye güçleri arasındaki savaşta, İsrail’in büyük kayıplar vermesi, şehrin ünlenmesine neden oldu. Üssün 3 tüneli olduğunu açıklayan sahadaki kaynağa göre PFLP-GC üssü 1982’den bu yana orada duruyor. Beyrutun güneyindeki Naime bölgesinde yer alan üçüncü askeri üs ise 1980lerden 2000 yılında Lübnanın güneyinin kurtuluşuna kadar tekrarlanan İsrail bombardımanlarına maruz kaldı. Öte yandan PFLP-GC Siyasi Büro Üyesi Gazi Debur, Sultan Yakub ve Naimedeki üslere dair bilgi vermekten kaçındı. Şarku’l Avsat’a konuşan Debur, “PFLP-GC, 1980lerden önce Lübnanda kuruldu. Bu üslerin varlığı, Filistinlilerin topraklarına geri dönme haklarına ilişkin siyasi ve ulusal bir amaç taşıyor” şeklinde konuştu. Debur, bu üslerin herhangi bir iç hedefi olmadığını da vurguladı. Filistinli grupların, kampların dışındaki askeri üslerine ilişkin bir soruya ise Debur, “Şu an bu konuyu tartışmıyoruz” diye yanıt verdi. “İsrail bu üslerden herhangi birine baskın düzenleyebilir mi?” şeklindeki bir soruyu ise Debur, “Her şey mümkün. Tüm olasılıklar göz önünde bulunduruluyor. Filistin’in kurtuluşuna kadar bu düşmanla açık bir şekilde savaşacağız” diye cevapladı. PFLP-GC, Şam yanlısı, Hizbullah’a yakın Ahmed Cibril liderliğinde Şam merkezli Filistinli bir gruptur.Siyasi sorumluluk Lübnan Güçleri Partisi Milletvekili Antoine Habaşi, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, “Söz konusu Filistinli askeri üslerin kamplar dışında kalmaya devam etmelerinin sorumluluğu, diyalog masasında bu üsleri kapatmaya karar veren, ancak 2006 savaşı ve Suriye’deki durum nedeniyle kararı uygulamaya koymayan Lübnan’ın siyasi güçlerine aittir” dedi. Lübnan Güçleri Partisi’nin İsrail’in söz konusu üsleri bahane ederek, Lübnana saldırmasından ya da ekonomi ve turizmi etkileyen herhangi bir adım atmasından duyduğu endişeleri dile getiren Habaşi, Lübnan Güçleri Partisi bakanlarının, devlet kurumları dışında alınan barış ve savaş kararları sorununu, sürekli olarak gündeme getirdiklerini söyledi. Öte yandan Ortadoğu Stratejik Araştırmalar Merkezi Başkanı Dr. Hişam Cabir, İsrail’in 1982’deki Lübnan işgalinin sona ermesine rağmen bu üslerin neden Lübnan’da kaldığını sorguladı. Şarku’l Avsat’a değerlendirmelerde bulunan Cabir, “PFLP-GC’nin askeri bir faaliyeti veya bununla ilgili önemli bir güvenlik olayı olmamasına rağmen Lübnan’daki varlığı kabul edilemez” diye konuştu. Lübnan Ordusundan emekli bir general olan Cabir, bu savaşçıların kalabilmeleri için bir gözlem ve kontrol işlevine ya da bilgi toplama görevlerine sahip olmaları gerektiğini belirterek, “Elbette, Şamın emriyle gerekirse askeri bir operasyon yapmaya hazırlar” dedi. Cabir, Lübnan hükümetine, söz konusu üslerin ve Filistinli savaşçıların Lübnanda kalmaları konusunu ciddiye alma çağrısında bulundu.
مشاركة :