​Avrupa heyeti Ankara’da göç ve mülteci meselelerini el aldı

  • 10/5/2019
  • 00:00
  • 5
  • 0
  • 0
news-picture

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye’nin Avrupa Birliği (AB) ile göç ve mülteciler konusunda sağlam işbirliği yapmayı planladığını söyledi. Çavuşoğlu, dün Ankara’daki Dışişleri Bakanlığı’nda Almanya İçişleri Bakanı Horst Seehofer, Avrupa Komisyonunun Göç, Vatandaşlık ve İçişlerinden Sorumlu Üyesi Dimitris Avramopoulos, Fransa’nın Ankara Büyükelçi Charles Fries ile gerçekleşen görüşmelerde göç ve mülteci konusunda ülkesine karşı yapılan suçlamalara yanıt vererek, mülteci sorununa çözüm çağrısında bulundu. Avrupalı yetkililerle, göç dosyası, Türkiye’nin AB ile olan ilişkileri, göç meselesinin insani boyutları ve çözüm yollarını görüştüklerini belirten Bakan Çavuşoğlu, Türkiye ile AB arasındaki işbirliğini sürdürmek konusuna da değindiklerini dile getirdi. Ülkesinin göçmen meselesi konusundaki isteklerini Avrupa’ya ilettiğini aktaran Çavuşoğlu, Yunanistan’ın Türkiye’den Yunan adalarına geçiş yapan göçmenler konusunda ülkesine yönelik suçlamalarının yersiz olduğunu aktardı. Bakanlar ve Büyükelçiler düzeyindeki Avrupa toplantılara geçtiğimiz Perşembe günü akşamı başladı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Alman mevkidaşı Seehofer, Avrupa Komisyonunun Göç, Vatandaşlık ve İçişlerinden Sorumlu Üyesi Dimitris Avramopoulos ve Fransa’nın Ankara Büyükelçisi ile yasadışı göç krizini ela aldı. Avramopoulos, "Hepimizin Türkiye üzerindeki göç baskısının farkında olduğumuzu bilmenizi istiyorum. Türkiyedeki düzensiz göçlerin, çok ciddi şekilde Türk makamları tarafından tespit edildiğini biliyoruz" şeklinde konuştu. Göç meselesinin küresel bir mesele olduğuna dikkat geçen Avramopoulos, göçmenler için Türkiye’ye gerekli desteğin sağlanmasına dikkati çekti. Öte yandan, Almanya İçişleri Bakanı Seehofer, ülkesinin 2016 yılında AB ile Türkiye arasında imzalanan göç anlaşmasını güçlendirmek istediğini ifade etti. Dışişleri Bakan Yardımcısı Yavuz Selim Kıran, Yunanistan Göç Politikalarından Sorumlu Vatandaşı Koruma Bakan Vekili Yorgos Kumuçakos ile görüşmesinde, iki ülke arasında sorun haline gelen düzensiz göç hareketlerine ilişkin meseleleri masaya yatırdı. Kıran, özellikle vize serbestisi (Schengen), Türkiye ile yeni müzakere başlıklarının açılması ve finansman sağlanması süreçlerinin hızlandırılması konularında ABnin üzerine düşeni yapması gerektiğini vurguladı.Türkiye’den AB’ye anlaşmaya uyun çağrısı Türkiye ve Avrupa Birliği, 18 Mart 2016’da Brüksel’de yasadışı göç ve insan kaçakçılığı ile mücadeleyi amaçlayan bir anlaşma imzaladı. Anlaşmaya göre, Yunanistana gelen sığınmacıların Türkiyeye geri gönderilmesi, iade edilen her Suriyeli karşılığında da bir Suriyeli sığınmacının yasal yollardan Avrupaya kabul edilmesi öngörülüyor. Anlaşma kapsamında, Avrupa Birliği’nin Türkiyedeki Suriyelilere 6 milyar euroluk bir destek sağlayacağı ifade ediliyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan geçtiğimiz haftalarda, Suriye’nin kuzeydoğusunda oluşturulması planlanan güvenli bölgenin uluslararası toplum tarafından desteklenmediğini belirterek, 18 Mart 2016’da Türkiye ile AB arasında imzalanan Göçmen Geri Kabul Anlaşması çerçevesinde destek almadıkları sürece, mültecilere Avrupa kapılarını açacağı uyarısında bulundu. Erdoğan konuya ilişkin yaptığı açıklamada, “Böyle oldu oldu, olmadı biz de kapıları açmak zorunda kalırız. Yani ya destek vereceksiniz verin, vermeyecekseniz kusura bakmayın bir yere kadar bu işi katlandık, katlanıyoruz” ifadelerini kullandı. Yunanistan hükümeti, Türkiye’yi Avrupa’nın göçmen krizini kendi menfaatleri için suiistimal etmekle suçladı. Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis açıklamasında, “Sayın Erdoğan şunu anlamalı ki, mülteci sorunun çözmek için daha fazla kaynak sağlamak amacıyla Yunanistanı ve Avrupa Birliğini tehdit edemez” şeklinde konuştu.Kıbrıs’tan sondaj faaliyetlerine tepki Öte yandan, (Güney) Kıbrıs Rum Yönetimi, hidrokarbon arama lisansı verdiği alanlarda Türkiye’nin yaptığı sondaj faaliyetlerine tepki gösterdi. Kıbrıs Rum Yönetimi tarafından bugün yapılan açıklamada, Türkiye’ye “yasadışı faaliyetlerini durdurma ve sondaj gemilerini geri çekme” çağrısı yapıldı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez önceki gün yaptığı açıklamada, “Yavuz sondaj gemimiz yeni bir seferde. Yavuz, sondaj yapacağı Güzelyurt-1 kuyusuna doğru bayrağımızı dalgalandırarak ilerliyor. Yer altı kaynaklarımızı milletimizin hizmetine sunmak için durmayacağız. Varsa, mutlaka bulacağız” ifadelerini kullandı. Yavuz sondaj gemisinin Ocak 2020de Akdenizde çalışmalarına devam etmesi bekleniyor. Kıbrıs Rum Yönetimi tarafından yapılan açıklamada, “Bu yeni provokasyon, Türkiyenin Avrupa Birliğinin ve uluslararası toplumun tekrar tekrar yaptığı yasadışı faaliyetlerine son vermesi çağrılarına meydan okumasına bir örnektir” denildi. Kıbrıs karasuları içindeki doğal kaynakları arama ve çıkartma hakkına saygı duyulması çağrısı yapılan açıklamada, "Bu, hızla ve geri döndürülemez bir şekilde uluslararası hukuktan uzaklaşmayı seçen ve böylece Doğu Akdenizdeki güvenlik ve istikrarı riske atan Ankaranın tamamen kışkırtıcı ve saldırgan tavrına yeni bir örnektir” ifadeleri kullanıldı. Uluslararası toplum tarafından tanınan Kıbrıs Rum hükümeti, adanın güney kısmına hükmediyor. Adanın kuzeyi ise Türkiyenin başlattığı 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı sonrası Türk ordusunun kontrolüne geçmiş, adadaki Türk toplumu ‘Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ (KKTC) adıyla 1983te bağımsızlık ilan etmişti. Rum Kesimi 2004 yılında AB’ye üye olurken KKTC, uluslararası camia nezdinde yalnızca Ankara tarafından tanınıyor. Yunanistan, sığınmacı kurallarını değiştirmeyi hedefliyor Mülteci merkezlerinde on binlerce göçmeni ağırlayan Yunanistan, sığınmacıları kabul etme sürecini ve geri dönüşlere yönelik adımları hızlandırmak için bazı yasaları değiştirmeye hazırlanıyor. Bu konuda hazırlıkların sürdüğünü ifade eden Yunanistan Başbakanı Kyriakos Miçotakis dün parlamentoda yaptığı açıklamada, 7 bin kapasiteli göçmen noktalarında 30 bini aşkın mülteci kaldığını belirterek, bu sayının Nisan ayında 14 bin olduğuna değindi.

مشاركة :