Riskli radikalizmden rasyonel bilgeliğe doğru Lübnan Devrimi

  • 10/22/2019
  • 00:00
  • 3
  • 0
  • 0
news-picture

*Muşir Basil Avn Lübnan devrimi, halkın acılarından, insanların omuzlarındaki ekonomik ve toplumsal adaletsizlik yükünden kaynaklandı. Siyasi adaletsizliğin büyük kısmı, 2005 yılındaki Lübnan baharına dayanıyor. Zira insanlar o dönemde, siyasi görüşleri dolayısıyla hapsedilmeye alışmıştı. Halkın acısı, bugün devrimlerin bilincine vardığı asıl mesele sayılıyor. Bu nedenle Lübnan devriminde ideolojik meseleler, bölgesel çatışmalar ve iktidar rekabetleri için yer bulunmuyor. Lübnanlı devrimciler, devrimlerinin başarılı olmasını istiyorlarsa kazanılabilecek hedefler arasından birini seçmek zorundalar. Öyle ki bazı siviller, Lübnan’ın asıl kültürel seçimlerinin değiştirilmesini isterken, bazıları da Lübnan’daki mezhep sisteminin derhal değiştirilmesini, bazı kesimler Lübnan otoritesinin zalim yapısal bir yönetim otoritesi olarak değiştirilmesini ve bazıları da Temsilciler Meclisi, Bakanlar Kurulu ile yargı idarelerindeki yetkililerin değiştirilmesini talep ediyor. Lübnan devriminin, tüm bu hedeflere bir hafta içerisinde ulaşması mümkün değil. Devrim açlığa, adaletsizliğe ve siyasi tabakadaki hengameye karşı başarı sağlamak istiyorsa, istenilen adaleti sağlamak için devrimci halk tarafından seçilmiş isimleri hükümete getirerek ilk aşamada doğrudan hükümet yetkililerini değiştirmek zorunda. Bu nedenle devrimin resmi yorumu hususunda ciddi şekilde düşünmeye ihtiyaç var. Ancak bu yorum, siyasi sömürü mekanizmalarına boyun eğmemeli. Tüm halk kaynaklarının devrimde yer almaması dolayısıyla her bir bölgedeki halk meclislerinin, Halkı Kurtarma Hükümeti kurmak için halkın güvendiği dürüst adayların isimlerini duyurması önerisinde bulundum. Tarihsel mantık, Lübnan yapısının doğası, kırılgan mezhebî dengeler, barışçıl karakterdeki devrimin tüm sistemi bir seferde değiştirmesini önleyen yapısal engellerden oluşan gerçekler. Bu gerçekler çerçevesinde her bir bölgeden bir sembol isimler gerekli. Bu bağlamda mevcut Başbakana, devrimci halkın, kendi eleştirel hislerini açığa çıkarması sonrasında mücadele alanlarında isimleri kanıtlanmış kişilerden oluşan "Halk Hükümeti" kurmasını öneriyorum. Devrimcilere, Georges Corm, Abdulhamid el-Ahdab, Charbel Nahas, İbrahim Şemseddin, Samir Abdulmelik ve Antoine Wakim gibi devrim meydanlarında bayrak yükseltebilecek ve Halk Hükümetine adaylığını sunabilecek birkaç isim önerebilirim. Diğerleri de başka isimler verebilir. En değerli, şerefli ve en temiz isim seçilebilir. İlk 6 ay içerisinde devrimciler, Halk Hükümeti’nin performansını denetleyecek. Daha sonra bu hükümet, kademeli olarak laikliğe ulaşmak için, mezhepçi kota sistemini değiştirebilecek kişileri seçerek erken seçimlere hazırlanacak. Mevcut güç dengesi, halk devriminin tüm pozisyonları tek seferde ele geçirmesine, siyasi otoritenin devrimi bir anda yok etmesine ve siyasi partilerin, kendi amaçları için devrim ve gücü birlikte kullanmasına izin vermiyor. Bu nedenle devrimi yok etmemek, halkı ve Lübnan’ı yok etmemek için herkese derhal ve mantıklı bir çözüm bulma tavsiyesinde bulunuyorum.Independent Arabiada yayınlanan makale*

مشاركة :