Lübnanın eski Başbakan Saad Hariri, “Çözümün anahtarı, yeni bir hükümet kurmaktır, sokakların talebi üzerine istifa eden bir hükümeti bir yere ulaştırmak değildi” açıklamasında bulundu. Hariri, yeni hükümetin tamamen anayasa uyarınca iş yapması gerektiğini de vurguladı. Yurt dışından dönüşü sonrasında (Sünni) Müstakbel Hareketi’nin bir toplantısına başkanlık eden Hariri, gazetecilere yaptığı açıklamada, “İstifamı sunduğumdan ve işleri yönettiğimden bu yana faaliyetlere dair konuşmalar dolayısıyla gerçekten şaşırdım. Çünkü bu konuda duran herhangi bir şey görmüyorum. Ancak bunlardan daha fazlası isteniyorsa, problem yok. Anahtar, yeni bir hükümet kurmaktır. Oynadığımız rol, çözüm esaslıdır. Çözümün anahtarı yeni bir hükümet kurmaktır. Hükümeti kurmakla görevlendirilen Hasan Diyab, bu göreve sahiptir. Sayın Cumhurbaşkanı ile birçok noktada hükümet kurulabilir. Faaliyetler hususunda eksik olduğum bir nokta varsa, bunu bana bildirin” dedi. Temsilciler Meclisi Başkanı Nebih Berri’nin hükümet toplantısı talebine de değinen Saad Hariri, “İş çevirme hükümetinin bazı yetkileri bulunuyor. Bu yetkileri kendi sınırları dahilinde kullanabiliriz. Ancak Dünya Bankası ile konuştuğumuzu ve bir mesele üzerinde uzlaşı sağladığımızı varsayarsak, bu anlaşmayı iş çevirme hükümeti kapsamında uygulayabilir miyim? Hayır, bu mümkün değil. Bu tür işleri, Temsilciler Meclisi’nden güven oyu alan ve doğal şekilde çalışan bir hükümet yapabilir. Bugünün anahtarı, bir hükümet kurmaktır. Anayasaya darbe vurmak mı isteniyor? Çözülmesi gereken şeyleri çözmek zorundayız. Anayasa oldukça net, başbakan istifa eder, daha sonra istişareler yapılır ve Cumhurbaşkanıyla uzlaşı halinde yeni hükümeti kuracak isim belirlenir. Lübnan halkına hizmet etmek mi gerekiyor? Ben üstüme düşen tüm işlerimi yaparım” değerlendirmesinde bulundu. Hariri, “Ekonomik açıdan yapmak istediğimiz her şeyin, Dünya Bankası, Uluslararası Para Fonu ve diğer uluslararası kurumlarla işbirliğine ihtiyaç duyduğunu biliyoruz. Bir iş çevirme hükümeti, bu kurumlarla işbirliği yapabilir mi, yoksa parlamentodan güven alan bir hükümet mi gerekiyor?” dedi. Bütçeyi tartışmak ya da bu dönemin gerekliliklerini yasallaştırmak için bir meclis oturumuna katılıp katılmayacağı, Temsilciler Meclisi Başkanı Berri’nin takındığı tavrın kendisini yeniden başbakanlığa döndürüp döndürmeyeceği sorularına da yanıt veren eski Başbakan, “Başkan Berri’nin bu hususta uzunca konuştuğunu gördüğümde, uzlaştık” dedi. Saad Hariri, “Sokakların talebiyle hükümetin istifa etmesinin değil, yeni hükümetin kurulmasının yanındayım” diyerek, hükümetin kurulmasını engellediği yönünde hakkında yapılan suçlamaları da yalanladı. Bu çerçevede Hariri, “Uzun ve geniş bir baraj inşa ettiğimi söyleyenler var. Süreci asıl engelleyenler, beni engellemekle suçluyor” dedi. Eski Başbakan, Lübnanlıların, bugün içerisinde bulunduğu karanlık tünelin sonunda ışık olup olmadığı sorusuna ise “İçerisindeki halkın çok acı çektiği, Lübnan isimli bir devlet var. Bu tünelden çıkabiliriz. Ama anlaşmazlıklarımızı bir kenara bırakıp, kendi uzmanlık alanları dahilinde bunları yönetebilecek kişilere, uygun bakanlıkları verme şartıyla bu mümkündür. Dünyada Lübnan dışında bakanlıklara uzman olmayanları atayan bir başka ülke daha var mı?” şeklinde yanıt verdi. Hariri, çok sayıda eski bakan ve temsilcinin de yer aldığı Müstakbel Hareketi toplantısına başkanlık ederken, Müstakbel Hareketi de toplantı sonrasında yaptığı açıklamada, derhal bir hükümetin kurulması gerektiğini vurguladı. Hareket, iş çevirme hükümetinin bu konuda anayasal ve yasal sorumlulukları üstlenmediğini ve üstlenmeyeceğini de belirterek, iş çevirme hükümetinde süresiz şekilde kalmayı kabul etmediğine dikkati çekti. Hareket, Lübnan’ın kendisini tutma, dış çatışmalara dahil olmama ve Arap ülkelerinin iç işlerine müdahale etmeme tutumuna bağlı olduklarını ifade etti. Müstakbel Hareketi ayrıca, Lübnan devletinin ve ilgili bakanlıkların da bu yükümlülüklere uymaları ve gelişmeler karşısında gerekli dengeyi sağlamaları gerektiğini söyledi.
مشاركة :