WHO, Wuhan’da Kovid-19’un kaynağını araştırıyor

  • 1/29/2021
  • 00:00
  • 4
  • 0
  • 0
news-picture

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) uzmanlarından oluşan bir ekip dün Çin’in Wuhan şehrinde tabi tutuldukları karantinadan çıkarak Kovid-19 salgınının kaynağı ile ilgili saha araştırmasına başladı. Washington ise halen dünyanın her köşesinde yayılmaya devam eden hastalığın kaynağına ilişkin olarak “açık ve derin” bir soruşturma yürütülmesi yapılması çağrısında bulundu. AFP’nin dün aktardığına göre salgının bir yıldan uzun bir süre önce ortaya çıktığı yer olan Çinin merkezindeki Wuhan’da bir otelde iki hafta boyunca karantinaya tabi tutulan 10’un üzerinde WHO personeli büyük bir uluslararası organizasyonun başka bir tesisine götürülecekleri otobüse bindiler. Çin Dışişleri Bakanlığı, ekibin seminerlere katılabileceğini ve saha ziyareti gerçekleştirebileceğini bildirdi. Söz konusu ziyaret, salgınla ilgili tüm sorumluluğu ortadan kaldırmayı hedefleyen Çin rejimi açısından son derece hassas olarak kabul ediliyor. Beyaz Saray Sözcüsü Jen Psaki çarşamba günü yaptığı açıklamada ABD’nin “açık ve derinlemesine olması gereken uluslararası bir soruşturmayı” desteklediğini belirtti. Washington’ın “çalışma tamamlandığında soruşturma raporunun güvenilirliğini değerlendireceğini” vurguladı. Çin bu uyarıyı “ciddi bilimsel sonuçlar arayışını” tehlikeye atabilecek “siyasi müdahale” olarak niteledi. Araştırma, salgının giderek daha ölümcül hale geldiği bir zamanda başlıyor. Zira her gün rekor sayıda ölüm kaydediliyor. Ölü sayısı çarşamba günü 18 bine ulaştı. AFP tarafından hazırlanan ve dün yayınlanan bilançoya göre 2019 yılının aralık ayının sonundan bu yana 100 milyondan fazla insan koronavirüs ile enfekte olurken salgın en az 2,17 milyon kişinin de ölümüne neden oldu. WHO Avrupa Bölge Direktörü Hans Kluge, Avrupa’da sağlık önlemlerinin hafifletilmesi için “henüz çok erken” olduğu uyarısında bulundu. WHO’dan yapılan açıklamaya göre virüsün ortaya çıkan yeni türleri yayılmaya devam ediyor. İngiltere’de ortaya çıkan mutasyona uğramış virüs 70 ülkede, Güney Afrika’da ortaya çıkan yeni tür ise 31 ülkede yayılmış durumda. Bu durum hükümetleri, virüsün yayılmasını önlemek için yeni yöntemler bulma konusunda baskı altına alıyor. Salgına bağlı olarak 100 ölüm eşiğini geçen ilk Avrupa ülkesi olan İngiltere’de hükümet başta Güney Afrika, Portekiz ve Güney Amerika gibi bölgeler olmak üzere “tehdit” oluşturan 22 ülkeden gelen yolcuları bir otelde karantinaya aldı. Almanya da İngiltere, Brezilya, Güney Afrika ve Portekiz ile olan hava trafiğini azaltmayı planlıyor. Söz konusu ülkeler, koronavirüsünün mutasyona uğramış yeni türlerinden en çok etkilenenler olarak kabul ediliyor. Ölü sayısının 75 bine yaklaştığı Fransa’da hükümet, salgının yayılmasını durdurmak için “katı” bir kapanma da dahil olmak üzere çeşitli senaryolar üzerinde çalışıyor. Fransa Hükümet Sözcüsü Gabriel Attal perşembe günü yaptığı açıklamada “Hiçbir olasılık gündem dışı değil” dedi ve kararların “hafta sonunda” alınacağını belirtti. Belçika’da medyaya sızan bir bilimsel rapora göre İngiltere’de ortaya çıkan mutasyona uğramış yeni tür, bir aya içerisinde yeni enfeksiyonların yüzde 90’ını oluşturacak bir hale gelebilir. Belga haber ajansı, sağlık otoriteleri sözcüsü ve virolog Steven Van Gucht’ın bu çalışmanın “sınırlı verilere dayandığını ve bu nedenle bu sonuçları en kötü durum senaryosu olarak değerlendirilmesi gerektiği” açıklamasını aktardı. Rusya ise kısıtlamaları sıkılaştıran diğer ülkelerin aksine tedbirleri hafifletti. Restoran ve gece kulüplerinin saat 23.00’e kadar açık kalmasına izin verildi. 19 yaşındaki Taymour adlı öğrenci perşembe günü verdiği röportajda, “Gençler eğlenmek ve rahatlamak istiyor” dedi. Bazı ülkelerdeki kısıtlamalara karşı protestolar hız kazanırken Lübnan’da çarşamba günü Trablus’ta (Kuzey) güvenlik güçleri ile bölge sakinleri arasında yaşanan şiddetli çatışmalarda bir genç öldü, 226 kişi de yaralandı. Geniş kapsamlı aşılama kampanyaları halen umut olmaya devam ediyor. Pfizer ve BioNtech şirketlerinden perşembe günü yapılan açıklamada iyi haber geldi. Şirketler Kovid-19’a karşı geliştirdikleri aşının İngiltere ve Güney Afrika’da ortaya çıkan koronavirüsünün iki ana mutasyonuna karşı etkinliğini önemli ölçüde koruduğunu duyurdular. Açıklamada, laboratuvar testlerinin “ortaya çıkan değişkenlerle başa çıkmak için yeni bir aşıya ihtiyaç olduğunu göstermediği”, şirketlerin bu mutasyonlardan birinin aşıya direnç göstermesi ihtimaline karşı “ortaya çıkan türleri izlemeye devam ettiği ve yanıt vermeye hazır olduğu” bildirildi. İngiliz AstraZeneca ise aşıların teslimat programındaki gecikme sebebiyle Avrupa Birliği ile gerginlik yaşıyor. AstraZeneca’ya göre, şirketin Londra ile yaptığı anlaşma uyarınca aşıların İngiliz laboratuvarlarında üretilmesi İngiltere’ye has bir durum. Bu, Brüksel tarafından kınandı. Avrupa Birliği, üzerinde anlaşılan dozların ilk yarıda “dörtte birinden” fazlasının teslim edilmeyeceğini öngördüğü bir zamanda, AstraZeneca’dan İngiltere’de üretilen aşıların teslimini talep ediyor. Almanya’daki aşı komitesi perşembe günü, yaşlılardaki etkiler ve ilgili veri eksikliği nedeniyle, AstraZeneca aşısının sadece 65 yaşın altındaki kişilere uygulanmasını tavsiye etti. 65 yaşın üzerindeki kişilere yönelik açıklamada “mevcut verilerin aşıların etkinliğini değerlendirmek için yetersiz” olduğuna işaret edildi. AFP tarafından hazırlanan bir rapora göre perşembe gününe kadar 70 ülkede en az 82 milyon doz Kovid-19 aşısı yapıldı. Sidney’deki Lowy Araştırma Enstitüsü tarafından yayınlanan bir araştırma, Kovid-19 krizinin yönetimi açısından en kötü performansın Brezilya’nın gösterdiği, Yeni Zelanda’nın ise dünya genelinde en iyi yönetimi sağladığını gösterdi. Dünya Turizm Örgütü’nün tarafından perşembe günü yapılan açıklamaya göre küresel turizm sektörü 2020’de salgın nedeniyle uygulanan hareket kısıtlamaları sonucunda 1,3 trilyon dolar kayba uğradı. Açıklamada söz konusu meblağın “2009 küresel ekonomik krizi sırasında kaydedilen kayıplardan 11 kat daha fazla olduğu” ve 2019’a göre dünyadaki turist hareketlerinde yüzde 74 azalma yaşandığı vurgulandı.

مشاركة :