Barselona Küresel Sağlık Enstitüsü (ISGlobal) tarafından yürütülen yeni bir araştırma, yeni tip koronavirüsün (Kovid-19) mevsimsel grip gibi düşük sıcaklık ve nem ile bağlantılı mevsimsel bir enfeksiyon olduğuna dair güçlü kanıtlar sunuyor. Tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüsle ilgili asıl soru ise etkisinin grip gibi mevsimsel bir virüs gibi olacağı yoksa tüm yıl boyunca aynı yayılımı mı göstereceği. Araştırma kapsamındaki ilk teorik modelleme, virüse bağışıklığı olmayan ama risk taşıyan çok sayıda insan göz önüne alındığında, iklimin Kovid-19 bulaşmasında bir etken olmadığını varsayıyor. Bununla birlikte bazı gözlemler koronavirüsün Çinde ilk tespit yayılmasının düşük nemin ve sıcaklıkların (5 derece ila 11 derece arasında) olduğu bir zamanda, 30 ila 50 derece kuzey enlemi arasında gerçekleştiğini gösteriyor. 21 Ekim’de Nature Scientific Report dergisinde yayımlanan araştırmada yeni tip koronavirüsün mevsimsel doğasına dikkat çekildi. ISGlobal İklim ve Sağlık Programı Başkanı ve Çalışma Koordinatörü Xavier Rodo, enstitünün internet sitesinde eş zamanlı olarak yayınlanan raporda şu ifadelere yer verdi: “Kovid-19un gerçek bir mevsimsel hastalık olup olmadığı sorusu, etkili müdahale önlemlerinin belirlenmesine yönelik çıkarımlarla birlikte giderek daha önemli hale geliyor." Rodo ve ekibi bu soruyu yanıtlamak için insan davranışı ve halk sağlığı politikalarındaki değişiklikler uygulanmadan önce, ilk olarak 162 ülkeye yayılan koronavirüsün ilk aşamasında sıcaklık ve nem arasındaki korelasyonu analiz ettiler. Sonuçlar, virüs bulaştırma oranı "R0" ile küresel sıcaklık ve nem arasında negatif bir ilişki olduğunu ve daha yüksek bulaşma oranlarının daha düşük sıcaklıklar ve nem ile ilişkili olduğunu gösterdi. Ekip daha sonra iklim ve hastalık arasındaki bu korelasyonun zaman içinde nasıl geliştiğini ve farklı coğrafi ölçeklerde tutarlı olup olmadığını analiz ettiler. Bunun için farklı zaman dilimlerinde benzer kontrast modellerini (bir model tanıma aracı) tanımlamak için özel olarak geliştirilmiş istatistiksel bir yöntem kullandılar. Hastalık (vaka sayısı) ve iklim (sıcaklık ve nem) arasında kısa süreler için güçlü bir negatif korelasyon olduğunu; pandeminin birinci, ikinci ve üçüncü dalgaları sırasında tutarlı modellerle dünya çapında farklı mekânsal seviyelerde ilişkisi bulunduğunu ortaya çıkardılar. Bu durumun salgından yüksek oranda etkilenen ülkelerde (Lombardiya, Türingiya, Katalonya) ve hatta şehir düzeyinde (Barselona) görüldüğü kaydedildi. ISGlobal araştırmacısı ve çalışmanın yazarı Alejandro Fontal şu açıklamada bulundu: "İlk salgın dalgaları sıcaklık ve nemin artmasıyla azaldı. İkinci dalga ise sıcaklık ve nemin düşmesiyle yükseldi. Bununla birlikte bu model yaz aylarında tüm kıtalar için geçerli olamadı. Bu durum, gençlerin etkinlikleri turizm hareketlenmeleri ve iklimlendirme de dahil olmak üzere çeşitli faktörlerle açıklanabilir." Model, virüsün daha sonra geldiği güney yarımküre ülkelerindeki tüm seviyelerde geçici korelasyonları analiz etmek için uyarlandığında, aynı negatif korelasyon gözlendi. İklimsel etkiler en çok 12 derece ile 18 derece arasında değişen sıcaklıklarda ve 4 ila 12 g/metreküp arasındaki nem seviyelerinde belirgindi. Yazarlar, mevcut kısa dönem kayıtlar göz önüne alındığında, bu aralıkların halen bir gösterge olduğu konusunda uyarıda bulundular. Son olarak, epidemiyolojik bir model kullanan araştırma ekibi, sıcaklığın iletim hızına dahil edilmesinin, başta Avrupadaki birinci ve üçüncü dalgalar olmak üzere farklı dalgaların yükselişini ve düşüşünü tahmin etmek için etkili bir yol olduğunu gösterdi. Rodo konuya ilişkin lşunları söyledi: “Genel olarak, bulgularımız Kovid-19un grip ve en yaygın korona virüslerine benzer şekilde düşük sıcaklıkta aktif olan gerçek bir mevsimsel enfeksiyon olduğu görüşünü desteklememektedir. Düşük nem koşullarının aerosolleri  azalttığı görüldüğü için bu, mevsimsellik virüsün bulaşmasına önemli ölçüde katkıda bulunabilir. Böylece grip gibi mevsimsel virüslerin bulaşmasını artırır. Bu bağlantı, aerosollerin daha uzun süre asmaya devam edebileceği geliştirilmiş iç havalandırma yoluyla hava hijyenine odaklanmayı gerektirir."