Dünya Bankası, dün (Cumartesi) Yemendeki sağlık durumuna ilişkin bir rapor yayınladı. Raporda son iki yıldır ilk kez ülkenin Hacca, Amran ve El-Cevf vilayetlerinde kıtlık benzeri salgınlar yaşandığı ifade edildi. Raporda savaşın yedinci yılına girerken ülkedeki hastane ve sağlık merkezlerine ulaşılamaz hale gelindiği belirtildi. Nüfusun yüzde 80inden fazlası gıda, içme suyu ve sağlık hizmetlerine erişimde önemli zorluklarla karşı karşıya. Ayrıca insan kaynağı, ekipman ve malzeme eksikliği de sağlık hizmetlerinin sunulmasında engel teşkil etmektedir. Banka, Yemenin savaştan önce Ortadoğu ve Kuzey Afrika bölgesindeki en düşük insani gelişme göstergeleriyle dünyanın en fakir ülkelerinden biri olduğunu hatırlatıyor. Yaklaşık 100 bin kişinin savaş nedeniyle, 130 bin kişinin de gıda, sağlık ve yetersiz altyapı nedeniyle öldüğü tahmin ediliyor; bunların arasında 3 bini çocuk. Bu çocukların yüzde 45i akut yetersiz beslenmeden öldü. Kadın ve çocuklar savaş ve ekonomik çöküş kurbanlarının yüzde 50sini temsil ediyor. Aynı tahminlere göre, ülkede GSYİH yüzde 50 düşerken, halk savaşın patlak vermesinden önce yüzde 19 oranında aşırı yoksulluk içerisinde yaşarken savaşın patlak vermesinden sonra bu oran yüzde 58e yükseldi. Şu anda 24 milyon insan ya da nüfusun yüzde 80i insani yardıma ihtiyaç duyuyor ve gıda ve sağlık hizmetlerine erişimde önemli zorluklar yaşıyor. Bu araştırmaya göre, 16.2 milyon Yemenli, Yemende son iki yılda ilk kez Hacca ve El-Cevfte kıtlık benzeri salgınların yeniden ortaya çıkmasıyla birlikte gıda güvensizliğinden muzdarip. Kadınlar ve çocuklar arasında yetersiz beslenme oranları yüksek kalırken, 1,2 milyon hamile veya emziren kadın ve beş yaşın altındaki 2,3 milyon çocuk, akut yetersiz beslenme nedeniyle tedaviye ihtiyaç duyuyor. Çatışma, kırılgan sağlık sistemi de dahil olmak üzere temel sosyal hizmetlerin fiilen çökmesine yol açtı ve koşullar pandemiden sonra daha da kötüleşti. Rapor, sağlık tesislerinin hasar gördüğünü veya yıkıldığını ve sağlık çalışanlarının savaş yılları boyunca sıklıkla hedef alındığını gösteriyor. Bu durum, sağlık hizmetlerinin sağlanması için gerekli altyapı ve insan kaynaklarının mevcudiyetinde bir azalmaya yol açmıştır. Koronavirüsünün patlak vermesi, sel baskınları, çekirgelerin yayılması ve iklim kaynaklı tehlikeler Yemendeki çatışmanın vatandaşlar ve çeşitli rejimler üzerindeki etkilerini daha da ağırlaştırdı. Bu felaketler, rejimlerin savunmasızlıklarını ortaya koydu. Çalışmaya göre, kötüleşen insani durum, son yıllarda kolera ve dang humması gibi hastalıkların ortaya çıkmasının bir sonucu olarak daha da kötüleşti ve virüsün patlak vermesi, zaten zayıf olan sağlık sistemi üzerindeki baskıyı artırdı. Ülkede koronavirüs kaynaklı ölüm oranları yüksek; bu oran yüzde 25 olarak tahmin ediliyor. Pandemi ayrıca rutin sağlık hizmetlerine olan talebi azalttı. Yemen, salgın hastalıklarla başa çıkma kabiliyetinde 193. sırada Pandeminin ortaya çıkması ve bunun sonucunda ortaya çıkan küresel ekonomik gerileme, büyük bağışçıların azalması ve ülkenin kuzeyindeki yardımların askıya alınması nedeniyle Yemen, salgın hastalıklarla başa çıkma kabiliyetinde 195 ülke arasında 193. sırada yer aldı. Pandemi ayrıca sağlık hizmetlerinde büyük bir istikrarsızlık yaşanmasına neden oldu. Kovid-19 pandemisi ile ilgili risklere ek olarak, ithalat kısıtlamaları, insani yardımların geçtiği yollarda kurulan askeri kontrol noktaları gibi kısıtlamaların yanı sıra yardımın teslimatını engelleyen bürokratik kısıtlamalar da Yemenlilerin belini büküyor. Rapor, Yemenin pandeminin risklerine karşı hala oldukça savunmasız olduğunu ortaya koydu. Yemendeki koronavirüs testleri hala sınırlı. Dünya Sağlık Örgütüne (WHO) göre, resmi rakamlar gerçek rakamlardan az. Şu ana kadar yalnızca 26 bin testin yapıldığı ülkede halihazırdaki tabloda bin kişide bir kişi dahi test olamıyor. Bu oran, bölgedeki diğer ülkelerin ortalamasından çok daha düşük. Ayrıca ülkede düzenli olarak belirli bölgelerin vaka sayıları bildiriliyor. Rapor, silahlı çatışma, ekonomik gerileme ve kurumsal çöküşün sonuçlarından muzdarip olan Yemendeki sağlık sektörünün mevcut durumunu gözler önüne seriyor. Hastaneler ve birincil sağlık merkezleri savaş nedeniyle ulaşılması zor yerlere dönüştü. Nüfusun büyük bir kısmı sağlık hizmetlerine erişimde zorluklarla karşı karşıya. Şu anda araştırmaya göre sağlık tesislerinin sadece yüzde 50si tam kapasite çalışıyor. Nüfusun yüzde 80inden fazlası gıda, içme suyu ve sağlık hizmetlerine erişimde önemli zorluklar yaşıyor. İnsan kaynakları, ekipman ve malzeme eksikliği, sağlık hizmetlerinin sağlanması yolunda ayrıca bir engel teşkil ediyor. Savaş sağlık sorunlarını daha da kötüleştirdi ve sağlık hizmetleri sektörünün kötü yönetimine yol açtı. Dünya Bankası tarafından yapılan araştırmaya göre, Yemende sağlık hizmetlerinin sağlanmasındaki zorluklar, mevcut çatışmanın ortasında sağlık koşullarının daha da kötüleşmesi şeklinde kendini gösteriyor. Yüksek düzeyde çocuk yetersiz beslenmesi sorunu, düşük bağışıklık oranları ve bulaşıcı hastalıkların artması savaşın bir sonucu olarak ortaya çıkıyor. Özellikle anne ve çocukların sağlığı da savaş nedeniyle kötüleşen durumdan etkilenmektedir. En son tahminler, her iki saatte bir, bir anne ve altı yenidoğanın öldüğünü gösteriyor. Ayrıca, savaş halkın sağlığına doğrudan zarar verdi. Yemende ölüm nedenleri arasında iskemik kalp hastalığı (kalbe oksijen gitmemesi) ve yenidoğan hastalığından sonra üçüncü sırayı ülkede devam eden savaş alıyor.
مشاركة :