İçinde bulunduğumuz bu sıcak yaz mevsiminde çok değer verdiğim bir arkadaşım ile görüştüm. Haber başlıklarını inceleyerek ve yazılanları okuyup analiz ederek, gelişmeleri anlamaya çalıştık. Karmaşık başlıklar ve iç içe geçmiş haberler, bizi, Rusya’nın yükselen rolüne ve bu duruma karşı ABD’nin endişesine götürdü. Ben ve arkadaşım, Rusya ve ABD’yi kıyaslamaya başladık. Arkadaşım, “Rusya’nın Beşşar Esed’e verdiği sınırsız desteğe bir bak. Rusya, Esed rejimini kurtardı” dedi. Ben de arkadaşıma, “ABD’nin İsrail’e verdiği eşsiz desteğe ne diyorsun? İsrail’in şu ana kadar ayakta kalmasının tek sebebinin ABD olduğu konusunda bana katılmıyor musun? Aynı şekilde ABD, İkinci Dünya Savaşı’nda ve sonrasında müttefiklerine yardım etmek için müdahalede bulunmadı mı? Ruslar, tuhaf tutumlara sahip. Çünkü onlar, Afganistan’daki müttefiklerini yalnız bıraktılar. Aynı şekilde Ruslar, 1973 savaşında Mısır’a zayıf bir destek verdi” şeklinde karşılık verdim.Arkadaşım, dikkat çekici ve önemli bir bakış açısıyla sözlerini şu şekilde sürdürdü; “ABD’nin sorunu, görevi tamamlamamak ya da yarıda bırakmaktır.” Kendisine, “Bununla ne kastediyorsun?” diye sordum. Arkadaşım, “Tarihteki bazı savaşları gözden geçirelim. Vietnam Savaşı, Afganistan Savaşı, Kuveyt’i kurtarma operasyonu ve Irak işgali, tüm bunlar, tam olarak sonlanmamış ve bir bölümü açık kalmış askeri görevlerdir. Vietnam’da görev tamamlanmadı. Afganistan’da radikalizmin kalıntıları, yaşamaya devam ederek, arkasında Taliban ve El Kaide’yi bıraktı. ABD güçleri Lübnan’a girdi ve Hizbullah tarafından intihar saldırılarına maruz kaldı. Fakat Amerikalılar, bu cani örgütü yok etmeden ülkeden ayrıldı. Aynı şekilde Saddam güçlerinden kurtarmak için Kuveyt’e girdikleri zaman Irak rejimine dokunmadılar ve görevi tamamlamadılar. ABD işgali sırasında Amerikalılar, Irak rejimini yok edip orduyu feshettiler. Bu da terör odaklarının ortaya çıkmasına yol açtı. Tabi Obama’nın Suriye’deki kırmızı çizgilerini unutmak mümkün değil. Daha sonra bu kırmızı çizgilerin anlamsız olduğu ortaya çıktı. Hatta söz konusu kırmızı çizgiler, Rusların Suriye’ye yerleşmesine ve Esed nüfuzunun artmasına neden oldu” dedi. Kendisine, “İki ülkeyi karşılaştırma ve değerlendirme noktasında ABD, ekonomik ve bilimsel anlamda önemli bir yere sahip. Görüldüğü üzere Rusya, ilişkilere yeni bir şey eklemiyor. Durum, kişisel arzulara dayanıyor. Kurumlarla ilişkisi ya da çıkarları yok. Fakat bu sahne, gelecek ABD seçim sonuçlarına bağlı olarak uluslararası düzlemde yeni bir boyut kazanacak. ABD’deki farklı güvenlik kaynaklarının açıkladığı gibi yeni Rus müdahalesine karşı üst düzey güvenlik uyarıları geliyor. Bu müdahalenin sonuçları olacak. Başkan Trump’ın en önemli danışmanlarından biri olan, yeni sağın şahinlerinden sayılan ve vaktinin çoğunu Avrupa’da geçiren Steve Bannon, Avrupa ülkelerini özellikle de Avrupa Birliği’ne (AB) üye ülkeleri uyararak, ‘Brexit, olacakların sadece bir başlangıcıdır’ diyor” şeklinde cevap verdim. Putin Rusya’sı Trump ile saldırgan olmayan özel bir ilişki yürütüyor. ABD’de derin devlete ve kurumlarına bel bağlayanlar var. Bu beklenen çatışmaya bağlı olarak uluslararası toplum, yeni müttefikler ve yeni dostluklar kazanmaya çalışacak.
مشاركة :