Koronavirüsün dünyaya yayılması dünya ekonomisini etkilese de analistler 2008’deki gibi bir krizin gerçekleşebileceği konusundaki endişelere şüpheyle yaklaşıyor.  Çin’de koronovirüs salgınına dair haberlerin manşetlerde yer aldığı ilk hafta borsaların hayli iyi bir seyir izlemesine rağmen İtalya’da pek çok vakanın teşhis edildiğinin bildirilmesinin ardından keskin düşüşler gerçekleşti. Bir haftada yarım yıllık kazançların sert bir sallantıyla kaybedilmesi 2008 mali krizini hatırlattı.  Fakat analistler bu tip ani piyasa düzenlemelerinin geçen on yılda neredeyse her yıl gerçekleştiğine işaret ediyor. Richelieu Gestion’da varlık yöneticisi Alexandre Hezez, “Yüzde 10 ila 20’lik düşüş özel bir anlam taşımıyor” dedi. Fakat 2008’de ekonomiyi felç etmeden önce finans sektörünü tahrip eden şok dalgaları farklılık gösteriyor. Hezez, borsaların bu kez “dışsal bir şokla” karşı karşıya olduğunu belirtti. Analist, “yatırımcılar siyasi, tıbbi ve mali bir cevap görmezse, piyasalar düşmeye devam edebilir” tahmininde bulundu.  Aurel BGC’de borsacı Christian Parisot, “merkez bankaları o noktaya gitmemize engel olacak” dedi.  Pek çok ekonomist 2020’nin ilk çeyreğine ve tüm yıla dair büyüme tahminlerini düşürdü. AFP’nin haberine göre durgunluğun Çin’de çok daha keskin olacağı düşünülüyor. Uluslararası Para Fonu (IMF) da dünyanın en büyük ikinci ekonomisine dair büyüme tahminlerini güncelleyerek yüzde 6’dan 5,6’ya düşürdü. Bu düşüşler diğer ülkeleri de etkileyeceğinden İsviçre bankası Credit Suisse de 2020 küresel büyüme tahminini 0,2 kırparak yüzde 2,2’ye getirdi.  Çin’e çok fazla ihracat yapan Almanya gibi ülkeler muhtemelen ağır hasar alacak ve diğerlerinin resesyona girmesi de olası.  Japonya bunun bir örneği olabilir, öte yandan şu ana kadar koronavirüs nedeniyle ekonomisinin kötü etkilendiği İtalya’nın sorun yaşadığı anlaşılıyor. İtalya ekonomisi 2019’da sadece yüzde 0,2 büyümüştü.  UHS Markit’te küresel ekonomi birimi direktörü Sara Johnson, istihdam ve reel ücret artışı nedeniyle büyümenin ABD’de güçlü olacağına işaret etti.  2009’da tüm dünya resesyondan etkilenmiş ve küresel GSYİH yüzde 3’ten fazla azalmıştı. Fransız Uluslararası İlişkiler ve Stratejik Araştırmalar Enstitüsü’nün direktör yardımcısı Sylvie Matelly, “Bu durum daha uzun sürerse daha fazla kişi endişelenecek ve bu da güveni zayıflatacak” ifadelerini kullandı.  Matelly karantinaların ve tecrit edilen kentlerin ekonomik faaliyetleri azaltabileceğini belirtti.